200 BİLİM ADAMI KAZ DAĞLARI’NI İNCELEDİ

200 BİLİM ADAMI KAZ DAĞLARI’NI İNCELEDİ
Bu yıl 6.’sı düzenlenen “Paris Toplantıları – Botanik Çalıştayı”, ülkenin tüm üniversitelerinden 200 akademisyenin katılımıyla gerçekleşirken, Balıkesir’in efsanevi Kaz Dağları’nda bilimsel incelemeler yapıldı. Flora Araştırmaları Derneği’nin, “Floristik Araştırma Çalıştayı” projesi kapsamında Çukurova Üniversitesi, Balıkesir Üniversitesi ve sponsorların katkılarıyla organize ettiği 2 günlük “Paris Toplantıları – Botanik Çalıştayı”nda Kaz Dağları da incelendi. Balıkesir Üniversitesi’nde start alan çalıştaya, Türkiye’nin tüm üniversitelerinden katılan profesör, doçent, yardımcı doçent ve akademisyenlerden oluşan 200 kişilik bilim heyeti katılım gösterdi. Çalıştay kapsamında, dünyanın endemik bitki varlığı bakımından en zengin bölgesi olan Kaz Dağları da incelendi. Otobüsler ile Kaz Dağları’na giden bilim heyetine, buluşlarıyla defalarca dünya bilimini şaşırtan, Türkiye’nin ilk ve en büyük bitki özü üretim tesislerinin sahibi mucit Faruk Durukan rehberlik etti. İlkokul mezunu olmasına rağmen kendini bilim adamlarıyla eş değer şekilde yetiştirmeyi başaran mucit Faruk Durukan’ın buluşlarından defalarca faydalandıklarını ifade eden bilim adamları, Kaz Dağları’nda hala keşfedilmemiş endemik bitki türlerinin olabileceğini söyledi. Balıkesir Valiliği, Balıkesir Üniversitesi, Burhaniye ve Altınoluk Belediyeleri’nin de sponsorluk ettiği Kaz Dağları inceleme programında Türkiye bitkilerinin durumlarını tartıştıklarını bildirdi. Flora Araştırmaları Derneği’ne teşekkür eden bilim adamları, burasını seçmelerindeki en büyük etkenin, bölgedeki biyolojik çeşitliliği ülkenin değişik bölgelerinden gelen bilim adamlarına aktarmak olduğunu söyleyerek, “Biz botanikçiler için Kazdağı enteresan bir bölgedir. Türkiye’de çok nadir yerler vardır, Erciyes ve Uludağ gibi. Kazdağı’ndaki gezimiz ve incelemelerimiz sırasında çok güzel örnekler gördük” dedi. Dünyada 11 binin üzerinde bitki çeşidinin bulunduğunu akademisyenler, “Ülkemiz bitki çeşitliliği bakımından bir hayli zengin. Dünya genelindeki 11 binin üzerindeki bitki çeşidinin yüzde 35’i sadece Türkiye sınırları içerisinde. Kaz Dağları’nda bin kadar bitki çeşidi var. Bunun da 80 kadarı sadece Kazdağı’nda yetişiyor. Kazdağı Köknarı demek bile yetiyor. Yani Kazdağı Köknarı dediğiniz zaman herkesin aklına önce burası Kazdağı gelir. Otsu guruplarda özellikle yukarı kesimlerde ormanın bittiği noktalarda adını Kazdağı’ndan alan mitolojide İda diye geçen veya Kazdağı Henasisti diye geçen 30 kadar bitki çeşidi var. Yine Kazdağı’nda bu endemiklerden 80 kadar var. Bu da bu dağın floristik açıdan ne kadar çeşitli olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu. Bilim adamları, dünyada sadece Kazdağı’nda bulunan bitki türü sayısının şu anda 32 olduğunu bildirdi. Özellikle bitki araştırmaları yürüten bilim adamları, yaptıkları açıklamalarda, “Bu gün yeni türlerin belirlenmesi için Kazdağı’nda bir çok çalışma yürütülüyor ama yeni tür belirleme çalışmalarından ziyade koruma çalışmalarına ağırlık vermeliyiz. Buradaki bitkilerin iklim değişikliği gibi bir çok tahribattan dolayı popülasyonları azalmakta. Yani 100 civarında örneği olan 5-6 tane bitki türü var. Bunlar dünyada başka hiçbir yerde yok” dedi. Türkiye’nin genel anlamıyla karşılaştırıldığında Türkiye’deki bitki sayısının Avrupa ile eş değerde olduğunu ifade eden bilim adamları ve akademisyenler, yüzölçümü bakımından bakıldığı zaman ülkemizin Avrupa’nın 15’te biri durumunda olduğunu, bunun da Türkiye’nin bir kıta özelliğini ortaya koyduğunu söyledi. İş adamı ve mucit Faruk Durukan da, Kaz Dağları eteklerinde kendine ait arazide Kaz Dağları’ndaki tıbbi ilaç yapımında kullanılabilecek bitkilerin nesillerinin tükenmemesi için sürdürülebilir tarım ile ekolojik üretime geçmeye hazırlanıyor. Proje hakkında bilgi veren Faruk Durukan, “Burada yapacağımız çalışmalar Kazdağı’ndaki tıbbi bitkilerin sürdürülebilir tarım dediğimiz yani ekilme, biçilme marifetiyle doğadan toplamak yerine kendimiz ekerek ve biçerek bunların ekonomiye katılımını sağlamayı amaçlıyoruz. Böylelikle hem bitki türlerinin nesli tükenmemiş olacak, hem de sürdürülebilir tarım sayesinde orman köylüsü için gelir kapısı olacak. Burada yapılacak olan pilot proje kapsamında yetiştirilecek olan tıpta kullanılacak bitkilerin içerisinde hangi malzemelerde daha çok aktivite var yani örneğin bir enginardaki sinarin, bir Meryem ana silmarin gibi etken malzemelerin dere kenarındakiyle Kaz Dağları’nın yüksek rakımında yetişenlerin arasında hangisinde yüksek oranda buluyorsa onun orman köylüsüne tavsiye edilerek üretimi yaptırılacak. Biz yaklaşık 200 dönümlük bir alanda bu örnek projeyi gerçekleştiriyoruz. İnşallah bu ülkemize hayırlı olur. Bu proje için iki günlük bir çalıştay düzenlendi. Çalıştaya 200 akademisyen katıldı. Bunlardan 100 tanesi Kazdağları’nda bitki çeşitliliğini inceledi” diye konuştu.

Güncelleme Tarihi: 23 Eylül 2013, 18:33
YORUM EKLE
banner144
SIRADAKİ HABER