Eshâb-ı kiramdan birine dil uzatan

Akıllı kimse, İslâmiyeti bizlere bildiren Eshâb-ı kirama kötü söz söylemez.

Sual: Eshâb-ı kiramdan bazılarına inanıp bazılarına inanmamak, İslâmiyete leke getirmez mi?

Cevap: Bu konuda İmâm-ı Rabbânî hazretleri Mektûbât kitabında buyuruyor ki:

“Eshâb-ı kiramdan birine dil uzatan kimse, hepsini lekelemiş olur. Birine dil uzatan, hiçbirine uymamış olur. Aralarında birlik bulunmadığını söylemiş olur. Onlardan birini kötülemek, onun söylediklerine inanmamak olur. İslâmiyeti bizlere bildiren, onların hepsidir. Onların her biri adildir, doğrudur. Her birinin İslâmiyette bildirdiği bir şey vardır. Her biri âyet-i kerimeleri getirerek, Kur’ân-ı kerim toplanmıştır. Bir kısmını beğenmeyen, İslâmiyeti bildireni beğenmemiş olur. Böyle olan da, Cehennemden kurtulabilir mi? Bakara sûresi, seksenbeşinci âyetinde meâlen;

(Kur’ân-ı kerimin bir kısmına inanıyorsunuz da, bir kısmına inanmıyor musunuz? Böyle yapanların cezası, dünyada, rezil, rüsva olmaktır. Ahirette de, en şiddetli azaba atılacaklardır) buyuruldu.

Kur’ân-ı kerimi hazret-i Osman topladı. Hatta, hazret-i Ebu Bekir ile hazret-i Ömer topladı. Görülüyor ki, bu büyükleri kötülemek, Kur’ân-ı kerimi kötülemeye kadar gidiyor. Allahü teâlâ, Müslümanları, böyle belaya düşmekten korusun! Şii alimlerinden birine; ‘Kur’ân-ı kerimi, hazret-i Osman toplamıştır. Onun toplamış olduğu, bu Kur'ân için ne dersiniz?’ diye sorulunca, ‘Ona bir kusur bulmakta, hiç fayda göremem. Çünkü, Kur’ân-ı kerime dil uzatılırsa, din yıkılır’ dedi.

Aklı olan kimse, Peygamber efendimizin vefat ettiği gün, Eshâb-ı kiramın hepsinin, yanlış bir kararda birleşeceklerini söyleyemez. Hâlbuki o gün, Eshâb-ı kiramdan otuzüçbin adedi, hep birden, istekle ve severek hazret-i Ebu Bekri halife yaptı. Otuzüçbin Sahâbinin, yanlış bir işte, söz birliği yapması, olacak şey değildir. Nitekim, Peygamber efendimiz;

(Ümmetim yanlış bir iş üzerinde, söz birliği yapmaz!) buyurmuştu.

Peygamber efendimizin Eshâbının arasında olan ayrılıklar, nefsin isteklerinden değildi. Onların bütün istekleri, İslâmiyete uymaktı. O büyüklerin hiçbirini, dilimizle incitmemeliyiz. Her biri için hep iyi söylemeliyiz. Ehl-i sünnetin en büyük âlimlerinden imâm-ı Şafii hazretleri;

“Allahü teâlâ, ellerimizi, o kanlara bulaştırmadı. Biz de dillerimizi bulaştırmayalım” buyurdu.”

YORUM EKLE

banner160