Türkiye’nin korona virüsü ile mücadelesine destek için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başlattığı "Biz Bize Yeteriz Türkiyem" isimli Milli Dayanışma Kampanyası’na, İzmir’in Aliağa ilçesinde yaşayan Pınar ve Çınar Kızılay isimli iki kardeş, kumbaralarında biriktirmiş oldukları harçlıklarını bağışlayarak destekte bulundu.

Aliağa’da ikamet eden Aylin Kızılay isimli kadın, 155 Polis İmdat Hattını arayarak 11 yaşındaki Oğlu Çınar ile 5 yaşındaki kızı Pınar’ın birlikte biriktirmiş oldukları kumbaradaki harçlıklarını Milli Dayanışma Kampanyası’na bağışlamak istediklerini belirtti. Bunun üzerine çocukların kampanyaya katkıda bulunmasına yardımcı olmak için Aliağa Kaymakamlığı bünyesinde oluşturulan Vefa Destek Grubunda görevli polisler, anne Aylin Kızılay’ın belirttiği adrese giderek görüşme sağladı. Polisler ile görüşen iki kardeş, kumbaradaki harçlıklarını Milli Dayanışma Kampanyasına bağışlamak istediklerini ifade etti. Ekiplerce kumbara içindeki paralar tek tek sayılarak alındı ve yardım tutarı bankaya götürülerek bağış işlemi gerçekleştirildi. İşlemlerin ardından dekont çocukların ailesine teslim edildi.

’Polis amcalarını arayıp, ’biz bize yeteriz’ dediler

Anne Aylin Kızılay, eşinin 4 ay önce işten çıkarıldığını ve zor bir süreç geçirdikten sonra ise eşinin iki haftalık aradan sonra tekrardan işe başladığını söyleyerek sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"İşsizlik ve maddi durum olmayınca zor bir süreç geçirdik; ama Allah’a bin şükür, Allah yardımcımız oldu. Eşim iş buldu ve tekrardan işe başladı. Şimdi biz de ihtiyacı olan insanlara bu zor süreçte yardım etmek istiyoruz. Çocuklar televizyondaki kampanyayı görüp ve diğer çocuklarında bağış yaptıklarını görünce bizde kampanyaya destek olmak istiyoruz dediler. Bizde bu kampanyaya dahil olmak istiyoruz dediklerinde çok hoşuma gitti. Polis amcalarını arayıp, ’biz bize yeteriz’ dediler. Bizim paramızı alır mısınız teklifini değerlendiren ekipler, hiç kırmadan Pınar ve Çınar için geldiler."

Çınar ve Pınar Kızılay isimli kardeşler ise bağış kampanyasını televizyonda gördüklerini, kumbaradaki harçlıklarını devlete bağışlamak istediklerini ve bu durumu da annelerine ilettiklerini söylediler.