KİMSE BİNMEYECEĞİ EŞEĞE TORBA TAKMAZ

KİMSE BİNMEYECEĞİ EŞEĞE TORBA TAKMAZ

İnsanlar biriktiriyoruz. Çocukluktan günümüze insanlar çoğalıyor etrafımızda.

Yalnız kalmama adına biriktiriyoruz. Hepsi bir ihtiyaç vesilesi…

Para biriktirir gibi biriktiriyoruz. İlim biriktirir gibi biriktiriyoruz.

Gittikçe çoğalıyor kiminde insan biriktirme çabası, kiminde azalıyor.

Azalanın da çoğalanın da kendine özgü sebepleri var.

İnsan biriktirme çabamızı destekleyen sebeplerin başında yalnızlıktan kurtulma geldiği gibi bu tek başına yeterli bir sebep olmuyor her zaman.

Her insan fıtrat üzere günahsız doğar. Sonradan yapıp ettikleri insanın kendisine anlam katmasına sebep olur. Bu anlam iyi de olabilir kötü de olabilir.

İnsanlar, insan biriktirirken en çok “ihtiyaç” a dikkat eder.

Karşısına çıkan insanda aradığı temel özellik; “Bu insanın bana ne faydası olur?”

Faydasının olmayacağını düşünürse o insanın üzerine bir çarpı koyar.

Heybeye almaz yani ya da heybeden düşürür almışsa.

Bizim toplumuzda baştan sonra garabet içeren, anlam olarak da bizlerin gerçek yüzünü ortaya koyan çok doğru ama bir o kadar da rezaletimiz açısından kötü bir söz vardır:

“Kimse binmeyeceği eşeğe torba takmaz.”

Bu söz öyle hemen geçiştirilecek bir söz değildir.

Neresinden tutarsak tutalım, hangi çerçevede değerlendirirsek değerlendirelim, bizi yansıtır bu söz.

Hem öyle bir yansıtır ki… Kendimizden birebir utanmamıza yardımcı olur. Yardımcı olacağı için de bu sözü duymazdan, görmezden geliriz çoğunlukla.

Etrafımızdaki insanlara bir göz gezdirelim.

Bunun bana faydası olmaz asla ama belki benim ona faydam olur, dediğimiz kaç kişi var?

Ve faydamızın olacağını düşünmekten öte gerçekten faydamızın olduğu kaç kişi var? Faydadan kasıt torpil bulmak, hak etmediği yere gelmesine yardımcı olmak falan anlaşılmasın…

Faydalı insan mıyız, faydalı insan peşinde miyiz?

Sosyal ortamlarda denk gelmeyen yoktur, elinden iş gelen birilerini görünce, git bir selam ver belki ileride faydası olur, deriz. Ya da kendimiz selam vermek isteriz, ileride faydası olur belki diye…

İleri boyutta faydacı bir toplum olmamızın en büyük sancısı da, herkesi ileri derecede “faydacı” diye nitelendirmemizdir.

İnsan biriktirme ‘sebeplerinin’ bize yaşattığı sancıya derman olacak bir ilaç biliyor musunuz?

YORUM EKLE

banner160