Teşekkür ederim babacım...

Seni kaybedeli 10 yılı geçti ama öyle bir ışık oldun ki hayatımızda, yolumuzu aydınlatmaya devam ediyorsun. Sana bu Babalar Günü’nde tekrar teşekkür etmek istedim. Hem de istedim ki ışığın, baba olma sürecinde yolunu kaybeden babaların da yolunu aydınlatsın.

Teşekkür ederim babacım

İki kız ve bir erkek çocuğunun arasında hiçbir fark görmediğin, ayrımcılık, adaletsizlik yapmadığın, her iki cinsiyetin her zaman eşit hakları ve sorumlulukları olduğunu ama hayat içinde farklı rolleri olabileceğini öğrettiğin için.
Kız oyunu erkek oyunu diye ayırmadan bizi her türlü oyuna, spora özendirdiğin ve bizimle hep oynadığın için. 
18 yaşımda ehliyetimi alabilmem için bana araba kullanmayı öğrettiğin, erkek kardeşime, bizimle beraber masayı hazırlamayı, beraber toplamayı, ona çamaşırını yıkamayı, ütü yapmayı, bize alet edevat kullanarak tamir etmeyi gösterdiğin için.
Kızlarını da oğlunu da kendi ayakları üstünde durabilecek, mert, cesur, her problemi çözebilecek insanlar haline getirebilmek için hep sabırla öğrettiğin ve her şeyden önemlisi annemi kendinle eşit görerek bize doğru bir model olduğun için.
Anneme hep saygı duyduğun, değer verdiğin, çok sevdiğin ve ona sonsuz güvendiğin için; anneler her zaman çocukları için en iyisini ister ve sen annemin bizim için her istediğine “peki” dediğin için. 
Hayranlık, saygı ve sevgi dolu bir evlilik nasıl olur, dürüst, ahlaklı, cömert ve eşine her zaman destek olan bir koca nasıl olur gösterdiğin, anlaşmazlıkların nasıl çözülebileceğini, umutsuzlukların, çaresizliklerin, kayıpların üstünden omuz omuza nasıl huzur içinde gelinebileceğini öğrettiğin için.
Annemle edebiyata, siyasete, geleceğimize, hayata dair her konuda hiç bitmeyen muhabbetler içine girerek, tatlı tatlı fikir tartışmaları yaparak, tavla, kağıt oynayıp beraber bulmaca çözerek, insanın eşinin nasıl en iyi arkadaşı olabileceğine heveslendirdiğin için. 

SINIRLARIMIZI ZORLAMAMIZ İÇİN BİZİ HEP TEŞVİK ETTİN

Dostlarına her zaman sıcak, sevecen, dürüst ve yardımsever olduğun ve bize ömürlük dostların değerini tattırdığın için. 
Evimize gelip giden dostlarınızla yaptığınız uzun sohbetler sayesinde bize sosyal becerileri, sosyal kuralları, misafir ağırlamayı, insanlara karşı hoşgörülü olmayı, verici olmayı, dedikodu yapmanın kötü bir alışkanlık olduğunu ve farklılıklara saygı göstermeyi öğrettiğin için. 
Aile bağlarına olan düşkünlüğün sayesinde, sadece kendi ailenle değil annemin ailesiyle de harika ilişkiler kurduğun, anneanne-babaannemiz, dedemiz, teyzelerimiz, halalarımız, amcalarımız, yengelerimiz, eniştelerimiz ve kuzenlerimiz ile sıcacık ilişkiler kurmamızı teşvik ettiğin, gelenek ve göreneklerimizden kopmadan, bayramlarda, doğum günlerinde, özel günlerde büyüklerimizin gönlünü almamız gerektiğini öğrettiğin, onların evlerini bol bol ziyaret ederek aramızdaki ilişkileri her zaman çok sağlam tuttuğun ve bizi kocaman bir aile içinde yetiştirdiğin için.
Çok dürüst, çok çalışkan ve kendini her zaman geliştirmeye devam eden bir insan olarak bunların bir meziyet değil olmazsa olmaz insan özellikleri olduğunu bize yaşayarak öğrettiğin ve aynı standartları bizden de istediğin, ‘boynuz kulağı geçer’ diyerek akademik olarak, başarı olarak, hedefler olarak senden ileriye gitmemiz gerektiğini sık sık tekrarladığın ve bunun için elinden gelen tüm desteği büyük bir fedakarlıkla verdiğin, 
bizi sınırlarımızı zorlamamız için hep teşvik ettiğin, hep inandığın ve bizimle hep gurur duyduğun için...

YORUM EKLE