Ya siz hangi zaman odaklı yaşıyorsunuz?

Herkesin yararlanacağına inandığım bir "Yeni Yıl" yazısıdır bu…

Geçmişe bıraktığımız izleri takip ederek gelecek zamana yeni iz bırakma yazısı...

Baştan söyleyeyim bu yazı mutlulukların, umutların 31 Aralık’ın ardında saklanıp beklediği, 1 Ocak’tan itibaren çıkmaya başlayarak, “Tüm yılın sizin olacak” teraneleriyle bezenmiş bir yazı değil.

Astronomi bilmeyenler, umudunu astrolojiye bağlar. (Bilim soytarılığı)

İlim, bilim bilmeyen, matematikten haberi olmayanlar numeroloji, ebcet hesabından medet umar.

Yaratanla gerçek bağ kuramayanlar hurafelerle tamamlar bu dünyadaki ruhsal boşluğunu…

Öyle durup dururken, insanın geleceği niye değişsin?

Yattığınız yerden şans, para, mutluluk niye size gelsin?

Bunu hak edecek ne yaptınız?

Kur’an-ı Kerim’e kulak verelim:

Bir topluluk kendini değiştirmedikçe Allah da onları değiştirmeyecektir.” (Rad–11)

Allah’ın değişmeyen yasaları olduğunu bilmek iyidir, çok iyi…

İşte o zaman çalışmadan, yapmadan, koşmadan, yorulmadan bir şey alamayacağımızı biliriz. Haddimizi, sınırımızı biliriz.

Her yeni yıl, bizi ölüme biraz daha yaklaştırıyor.

Buna sevinmeli miyiz?

Yılbaşında sevincimizin kaynağı nedir?

Sevinmeye karşı değilim. Aslında yaşadığımız her gün için sevinmeliyiz.

Yazımın konusu “Zaman persfektifi

Zamanla ilişkimiz nasıl?

Geçmiş, şimdi ve gelecek zamanın hangisini yaşıyoruz.

GELECEK MUAMMASI

Gelecek tasarımlarından en çok etkilendiğim yazar ve bilim insanları Alvin Toffler ve George Orwell

Amerikalı yazar ve gelenekçi Toffler’ın en bilinen eserleri 1970’lerde yazdığı Futura Shock (Gelecek Korkusu) ve 1980'de yayımladığı Third Wave  (Üçüncü Dalga).

İngiliz George Orwell, 20. yüzyıl İngiliz edebiyatının önde gelen kalemlerinden. 1950’den, ölümünden hemen önce yazdığı Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı romanı ve bu romanda yarattığı “Big Brother” kavramı hala dünyanın dilindedir…

Yanlış anlaşılmasın bu insanlar yazardır ama bilimin aydınlattığı yoldan çıkmamışlardır. Akademik disiplinleri doğru anlayıp yorumlamışlardır.

Bu yüzden yarım asır önceki gelecekle ilgili öngörülerinin isabeti, bugün sosyolojik olarak kanıtlanmıştır.

Bir sözünde, “Geçmişi denetim altında tutan, geleceği denetim altında tutar” der Orwell ve tamamlar: “Şimdiyi denetim altında tutan, geçmişi denetim altında tutar.”

SİZİN ZAMANINIZ HANGİSİ?

İnsanlar geçmiş, şimdiki ve gelecek zaman odaklı bir perspektif geliştirerek bunu aşırı kullanma eğilimindedir.

Gelecek zaman odaklılar: Profesyonel ve akademik olarak daha başarılı olmaya, kaliteli yemeğe, düzenli spor ve sağlık kontrolü yaptırmaya eğilimlidir.

Şimdiki zaman eğilimliler: Riskli davranışlarda bulunur. Kumar, alkol ve uyuşturucu madde kullanımına daha fazla eğilimlidir. Kaliteli yemek, düzenli egzersiz ve sporu önemsemezler.

Geçmiş zaman odaklı kişiler: Geçmiş kimisi için aile ritüelleri, başarılar ve zevkler gibi olumlu anılarla doludur. Bazılarının geçmişi, başarısızlıklar ve pişmanlıklar gibi olumsuz anılardan oluşan, “İşkence müzesi” gibidir.

Zamana yönelik bireysel tutumlarımız büyük ölçüde sonradan öğrenilmiştir.

Genellikle bilinçsizce ve sübjektiftir.

Zamana ilişkin tutumumuz hakkında bilinçli hale geldikçe bakış açımızı daha iyi hale getirebiliriz.

Bunun ne yararı olur?

Unutmayın bugün, şimdiki zamanda aldığımız her karar ve eylem çabucak geçmiş zamanınızın bir parçası oluveriyor.

Bu yüzden şimdiki zamanı kontrol altına almak, size geçmişinizi neyin oluşturduğunu öğretir.

Böylece geçmişi yeniden yazma ihtiyacını en aza indirir.

Geçmişe yönelik bu farklı tutum günlük kararlarda dramatik bir rol oynar.

Çünkü hafızalarında taşıdıkları referans çerçevesi, geçmişe ilişkin olumlu ya da olumsuz resimlerle doludur.

Bugün aldığımız her kararda geçmiş zamanda yaşadığımız duygu, düşünce ve davranışlarımızın etkisi vardır.

Geçmiş, artık geri gelmeyecektir. Bu kesin.

Geçmişe yönelik olumlu tutum geliştirmeliyiz.

Çünkü bu, kişinin geçmişte yaşadığı olumlu tutumları yansıtır.

Psikolojik olarak kişinin geçmişte ne yaşadığına olan inancı; Bugünkü düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını geçmişte yaşanan olaylardan daha fazla etkiler.

İyi düşünün!

Bugün verdiğiniz her karar; Geçmişte yaşadıklarınız olabilir mi?

Geçmişte tiksindirici bir olayı olumlu yorumlayıp hatırlayan kişiler daha metanetli ve iyimser olur.

Zaman akıp gidiyor.

Yazıya başladığım o an (şimdiki zamandı), artık geçmiş zaman oldu.

Şu satırları okuduğunuz an geçmişe bıraktığınız zaman oldu.

Zamanın biriktirilmeyen ama en değerli hazine olduğunu hatırınızdan çıkarmayın.

Çünkü biz onun içinde yaşıyoruz.

Bu konudaki sunumlarımı izlemek isterseniz; Duyurularımızı www.alikayadibi.com / ali kayadibi facebook.com ve instagram sosyal ağlarından takip edebilirsiniz.

YORUM EKLE

banner160