Amerikan İç Savaşı ve İlk Askeri Denizaltının Kullanılması

Amerika’nın keşfinden 19. yüzyıla gelindiğinde kıtanın güney ve güneydoğusunda köle gücüne dayanan büyük çiftliklerin çoğunlukta olduğu tarım ağırlıklı bir ekonomik düzen kurulmuştu. Bu bölgede özellikle pamuk, tütün ve şekerkamışı yetiştiriliyordu. Bu yetiştirilen ürünler başta İngiltere ve Rusya’ya ihraç ediliyordu.

Kıtanın diğer bölgelerinde ise sanayi ekonomide belirleyici konumdaydı ve kölelik fiilen ortadan kaldırılmıştı. Kuzey, köleleri düşük ücretli ama hür kişiler olarak kabul ediyordu. Batı kesimde ise yeni eyaletler kurulurken kölelik daha ilk başta yasaklanıyordu. Bu durumdan rahatsız olan güneyli yöneticiler ekonomik çıkarlarının tehlikeye düştüklerini düşünüyorlardı. Bu endişelerinde de haklıydılar.

Cumhuriyetçi partinin ilk başkanı olan Abraham Lincoln seçimlere köleliği kaldırmaya söz vererek girmişti ve seçimi kazanmayı başardı. Yeni başkanın köleliği kaldıracağını bilen güneyli yedi eyalet Güney Carolina, Mississippi, Florida, Alabama, Teksas, Georgia ve Louissiana Mart 1861’de Abraham Lincoln başkanlık için yemin etmeden önce bağımsızlıklarını ilan ettiler. Bağımsızlığını ilan eden yedi eyalete kısa sürede Virginia, Arkansas, Kuzey Carolna ve Tennessee’de katıldı. Bu yeni devletin lideri Jefferson Davis idi. Washington bu on bir eyaletin kararını başkaldırı olarak kabul etti. Nisan 1861’de de iki devlet arasında savaş başladı.Savaşın ilk yıllarında iki tarafta büyük kayıplar verdi ve kesin bir netice alınamadı. 1863’e gelindiğinde Pensilvanya yakınlarında yapılan Gettysburg Muharebesi’nde Kuzey kesin bir galibiyet elde etti ve bu, savaşın dönüm noktasını oluşturdu. Savaşa Güneyden 75.000 Kuzeyden ise 82.000 asker katıldı.

Kuzeyin savaşı kazanmasında telgraf sistemini yoğun şekilde kullanması etkili oldu. İç savaş döneminde binden fazla telgraf çekilmiş ve Kuzey savaş boyunca merkezi kontrolü sağlamıştır. Savaşın kazanılmasındaki bir önemli etken de demir yoluna verilen önemdir. Böylelikle hem asker hem cephane sevkiyatı daha hızlı yapılmış, ordunun ihtiyaçları daha hızlı karşılanmıştır. Yaya olarak iki ayda gidilen mesafeleri trenler yedi güne indirmiştir. Ayrıca Kuzey, denizden uyguladığı kuşatma sayesinde Güneyin dışarıya ihraç ettiği ürünleri kesti ve Güneyi ekonomik olarak zor duruma düşürdü.

İşte bu deniz kuşatması esnasında Güneyliler ilk denizaltıyı kullandılar. Bu denizaltılardan birisi David diğeri Hunley’di. David denizaltısı ismini Kitabı Mukaddes’te geçen, dev Calud’u yenen Davud Peygamber’den alıyordu. Denizaltı 6 metre boyunda 1,5 metre eninde suyun üzerinde az bir kısmı görünen, buhar gücüyle çalışan 61 kilogramlık mayını olan bir tekneydi. David 5 Kasım 1863’te Kuzeylilerin New Ironside gemisine saldırdı. Gemiye ciddi bir zarar veremeyen denizaltı düşmanı batırmak için kullandığı mayınının patlaması sonucu oluşan dalgalar neticesinde su ile doldu. Kaptan ve iki mürettebat Kuzeylilere esir düştü. Bu başarısız girişim sonucu yeni denizaltılar denendi.

Tarihe ilk başarılı saldırıyı gerçekleştiren denizaltı olarak geçen Hunley isimli denizaltı oldu. Alabama’dan trenle Kuzeylilerin kuşatma altına aldığı Charleston’a gönderilen denizaltı 8 pervaneci ve 1 dümenci mürettebatından oluşuyordu. İnsan gücü ile çalışan denizaltı ilk iki denemesinde başarısız oldu ve battı. Mürettebatın hepsi öldü. Bu başarısız girişimlere rağmen Hunley, Teğmen George Dixon tarafından tekrar dipten çıkarıldı. 17 Şubat 1864’te Charleston limanının 6 kilometre açığındaki Housatonic korvetine sapladığı bombasının tetiğine bağlı ipi çekerek geri açıldı ve ipe bağlı fünyeyi çekip korveti batırmayı başardı. Ancak yeteri kadar uzakta olmadığı için şok dalgasından etkilenerek kendisi de battı. Deniz tarihinde ilerisi için yeni bir çığır açan bu olay ilerideki deniz savaşları için önemli bir gelişme oldu. 

Hunley battıktan 136 yıl sonra 2000 yılında battığı yerden tekrar çıkarıldı. Ve bugün tarihe bulunduğu yerde tanıklık etmeye devam ediyor.

YORUM EKLE