"Engel Olma Farkında Ol"

Cenâb-ı Hak, Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: لَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ فِي أَحْسَنِ تَقْوِيمٍ “Biz, insanı gerçekten en güzel biçimde yarattık.” 1

وَلَقَدْ كَرَّمْنَا بَن۪ٓي اٰدَمَ "Andolsun biz insanoğlunu şerefli kıldık.”2

Bu ayet-i kerimeler bize insanın en güzel şekilde yaratıldığını haber vermektedir. Onun canlılar arasında saygın bir yere sahip olduğunu hatırlatmaktadır. Ancak, insanın saygınlığı, bedenî özelliklerinde, makam ve şöhretinde, mal ve mülkünün çokluğunda değildir. Dinin emir ve tavsiyelerine uyma, haram ve günahlardan kaçınma hususunda gösterdiği sorumluluk bilincinde, yani takvasındadır. Nitekim Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Allah katında en değerli olanınız O’na itaatsizlikten en çok sakınanınızdır…” 3

İslam’a göre fiziksel açıdan sağlıklı olmak bir üstünlük vesilesi değildir. İnsanların doğuştan gelen ya da sonradan karşılaştıkları engellilik durumları, onların saygınlığına asla zarar vermez. Allah Resûlü (s.a.s) bu hakikati şöyle ifade etmektedir: “Allah, sizin görünüşünüze ve mallarınıza bakmaz, O ancak kalplerinize ve amellerinize bakar.”4

Bütün insanlara olduğu gibi engelli insanlarımıza karşı de sevgi, saygı ve sorumluluk bilinciyle davranmak hepimizin görevidir. Engelli kardeşlerimizin ve ailelerinin kalbine bir damla sevinç taşımak en faziletli amellerdendir. Engelli kardeşlerimizin yanlarında olmak, onlara hayatı kolaylaştırmak dini ve insani bir sorumluluktur.

Sevgili Peygamberimiz (sas), engelli sahabileri hayatın dışında bırakmamış, onlara yeteneklerine uygun görevler vermiştir. Ortopedik engelli Muâz b. Cebel’i Yemen’e vali olarak tayin etmiştir. Görme engelli Abdullah b. Ümmü Mektûm’u Mescid-i Nebî’nin müezzinliği ile şereflendirmiş, Medine dışına çıktığında yerine yönetici olarak bırakmıştır.

YORUM EKLE