1999 Yalova depreminde aylarca 7 üzerindeki doğa şiddetlerinin hasarlarını resmi görevli olarak yaşadığım için, sınırlı gözlemlerimde rakamın 6 olması ve artçı deprem sinyalleri nedeniyle eşdeğer bir hüzün yaşadım. Eski yapıların birçoğu yıkılmış ve hasarlı bir bulvar komple tahliye olmuş, başka bir bölge yıkım bekliyor. Bir site komple yıkılarak otopark haline gelmiş, futbol sahası gibi enkazlar toplanan boşluklar, dışarıdan bakınca 6 rakamı ve ölüm yok tesellerinde bence çok önemli bir haksızlık ve vurduğunu yüzüne yaşanıyor.

Sındırgı halkı ciddi bir travma yaşıyor. Artçı depremler nedeniyle duygular perişan, evlere girmek ürkütüyor, çadırlarda, konteynerlerde veya araçları içinde yaşıyorlar. En önemli sorun da halk fırsat yaratıp Sındırgıyı terk ediyor.
Sındırgılı şoför Ali Yardımoğlu, mantıklı bir yaklaşımla bizleri Anadolu depremleri gibi kimse ciddiye almıyor. Yardım beklentimiz eşya beklentimiz yok ama halkın kenti terk edip ölü bir kent haline getirme tehlikesi çok ciddi bir şekilde gündemde olduğunu kimse fark etmiyor. Halbuki bizler Türkiye’de çok gözbebeği olan bir bölgedeyiz. Tüm Türkiye’nin korniş salatasındaki birinci ana vatan şeklinde siyasi Bedirhan ödemeleri ön plandayız. Pehlivanlarımızdan dolayı ön plandayız, doğal kapılarımız, doğamızdan dolayı ön plandayız, yılda 3 ürün veren topraklarımızı ön plandayız, Leylek efsanemizi ön plandınız, Kuvayi Milliye kahramanlarımızı çok özel bir kenti sıcak su pınarları şu yüzüne çıktı ama bu nedenle kalkıp da psikolojik olarak da çöküntülerimizi tedavi edecek olan özel bir gruba da çok büyük ihtiyacınız var.
Başka bir söyleşide de Sındırgı Yörükleri Bedir Yörükler Dernek Başkanı Oya Hanım, Kültür Bakanlığı sanatçısı, kısa bir an önce sayın valimiz bilgisinde güçlü Bağlar Gelecek Yarını Projesini madde imkanlarımıza 3 günde kullandığı bir Yörük çadırı ile gerçekleştirdik. Şimdi depremde İmam Hatip Ortaokulu bahçesine, müdür İlker Uzun özelliği himayesinde öğretmenlerimiz halk çocuklarımıza benim gibi birkaç tane aile ferdi tamamen yıkılan evleri nedeniyle yaşam alanımız oldu. Havalar geçtikçe soğuyor, ısınamıyoruz, büyük bir restoran ısısı gibi araçlara en azından bir adet acil ihtiyacınız var ama sesimizi duyuramıyoruz. Bir hayırsever sesinizi duyurmak istiyoruz.
Deprem ziyaretinden gelen Bakan Ali Yerlikaya, bu proje ve çadırımızın çok hoşuna gitti, yararlarını ısrarla takdir etti. Bununla ilgili bazı dört tane sipariş verildi ve gerçekleştiriliyor, deprem bölgesinde kullanılmak üzere. Bu arada bölgemizin esnafının bir kısmına, önceden başka deprem bölgesinde kullanılan prefabrik iş yerleri verildi. Yetersiz kalınca da Türkiye’de ancak kadın kuaför olarak örnek olan bir kooperatifi mekan iptal edilerek bu sağa esnafa verildi. Yıllardır devlet hastanesinin binası bitti, açılışı yapılamıyor. Bir an önce hastane açılması, psikolog, psikiyatri, çocuk bölümleri gibi acil ihtiyaçlarımız var. Bu da çok önemli olan günlerdeki bir konumuz.
Kadın el emekleri ürünleri imalat ve satış kooperatifimiz Akmerkez’de ücretsiz faaliyet yapıyordu. Kuaför değil, kooperatif. Sındırgı’ya gittim, deprem bölgesini inceledim. Tek gelişme büyükşehir yemek aracı göndermiş. Yıkılacak hasarlı yüzlerce bina var, sıra bekliyor. Halk korku içinde evlere girmeyip kenti terk ediyor.
(Haşmet Demirbil)
Yorumlar
Kalan Karakter: