TAKSİM Yol Tarifi

TAKSİM Yol Tarifi

Karaköy'de kızımın çalıştığı iş yerine pasta yapıyordum. "YAZANE" adlı, yurt içi ve yurt dışı ortak çalışma alanı 2016'da Karaköy'den Taksim İstiklal Caddesi'ne taşınmıştı.

Hareketli günlerdi. Kızım, orada ortak çalışma alanında etkinlik yöneticisi "Yazane Coworking Space Community Manager" olarak görev yapıyordu. Amerika, İtalya, Fransa, Ürdün gibi çeşitli ülkelerden gazeteciler de vardı. Bir gidişimde, ilk defa yolumu değiştirip, vapurla değil de yerin altından hiç çıkmadan, yeni yapılan Metro ve Marmaray ile Kartal'dan Taksim'e gidecektim. Marmaray'dan, Yeni Kapı Durağı'nda indiğimde, Taksim yazısını (levhasını) göremeyince önde yürüyen iki kişiye alelacele, -Bakar mısınız?, diyerek seslendim. Baktılar. Boncuk boncuk bakan kara gözlü iki delikanlı. Biri, Afrikalıyım. Ben az Türkçe, dedi. Yanındaki arkadaşı da Suriye'den geldiğini söyledi. Yarım Türkçe ile ama gayet iyi anlaşılıyordu söyledikleri. Benim için önemli olan zaten, nereli olunduğundan ziyade insanca davranışlardı. Ancak, belli aralıklarla farklı şehirlerde yaşamışlığım olsa da toplamda on sekiz yıl İstanbul'da idim. Az Türkçeleri ile hiç böyle güzel yol tarifi duymamıştım.

Şaştım kaldım. TÜRKİYE'ye yeni gelmiş, yabancı olduklarını öğrenince (mülteci) ilk başta sorup sormamakta tereddüt etmiştim.

Çünkü Türkçe olarak ayrıntı ifade edemeyebilirler gibisinden saniyelik düşünmüştüm.

Yine de onlara, -Taksim Metro İstasyonu'na nereden gidebilirim?, diye sordum.

Afrikalı genç, parmağıyla işaret ederek,

-Valayi, erdivenden cık.

-Acı Osman Mitrosu dakip et, ok.

Sonra Suriyeli arkadaşı devreye girdi. -Yukar cık.

-Livhada Hacı Yosman yazıyo.

-Sen bak ona. Sen ve o gitcek.

-Dooru... Daksim orda ok. Daksim doruu.. Orda.

Teşekkür ettim.

Yüzümde tebessüm oluşurken, içimden kendime; 'Acaba ben mi İstanbul'a yeni gelmiştim, yabancıydım?' diyordum.

06 Mayıs 2016 Yakacık-Kartal/İSTANBUL "Elinka" Emel Güneş 

YORUM EKLE