CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Balıkesir’in Edremit ilçesi ziyaretinde yaptığı konuşmada, gündem değerlendirmesi yaptı ve hükümeti eleştiren sert sözler sarf etti. Güre beldesindeki parti dayanışma yemeğine katıldıktan sonra, geceyi beldede geçiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, sabah saatlerinde CHP Edremit İlçe Teşkilatı’nı ziyaret etti. Parti binasında, CHP İlçe Başkanı Yurt Yıldırım ve yöneticiler tarafından karşılanan Umut Oran, basın toplantısı düzenleyerek gündem değerlendirmesi yaptı. Ziyarete, Balıkesir Milletvekili Ayşe Nedret Akova, Güre Belediye Başkanı Kamil Saka, Zeytinli Belediye Başkanı Hasan Arslan, CHP Balıkesir İl Başkanı Muzaffer Mavuk ve partililer de katılım gösterdi. CHP’li Umut Oran, sert açıklamalarıyla dikkat çekti. Balıkesir hakkında değerlendirmeler yapan Oran, “Balıkesir cezalandırılıyor. Mesela 6 bölgeli teşvikte 3. Bölge. O zaman Balıkesir’e bir rekabet ortamı verilmiyor. Diğer taraftan bakıldığında da 33 tane belde kapatılıyor. Milli irade hiçe sayılıyor. Bir başka husus Balıkesir ile ilgili yine 2-B konusudur. Vatandaşın topraklarına devletin istediği gibi el koymasıdır. Onların tüzel kişiliklerine el koymasıdır bir anlamda. Burada da bir haksızlık söz konusu. Artık tablo, Balıkesir’in daha iyi bir yönetimi hak ettiğini ortaya koyuyor” dedi. “HÜKÜMETİN İSTİFA ETMESİ LAZIM” Reyhanlı’daki patlama olayının sorumlusunun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğunu öne süren Umut Oran, hükümetin istifa etmesi gerektiğini söyleyerek, “Türkiye kötü yönetiliyor. Dün Hatay’da yine 9 yurttaşımız hayatını kaybetti. Sebebi belli değil. Baktığınız zaman, olayın gerçekleri çok açık olarak paylaşılmıyor. Zaten belli bir süre basın yasağı da konuldu. Geçen hafta Reyhanlı’da 51 yurttaşımız daha hayatını kaybetti. Pazartesi bölgedeydik. Hakikaten bir insanlık dramı. Gerçekten kötü yönetilen bir Türkiye. Türkiye bunları hat etmiyor. En azından biraz gurur olsa, biraz gurur olsa hükümetin istifa etmesi lazım. Gelişmiş ülkelerde bir iktidar vatandaşın can ve mal güvenliğini koruyamıyorsa o iktidarın, o hükümetin istifa etmesi lazım. Son dere pişkin bir şekilde hem Başbakanın açıklamaları, hem olaya bakış açıları. Hem de bölgeye gidemedi. Göstermelik 4 tane bakan gitti. Milletvekilleri bile bölgeye gidemediler. Reyhanlı’da iktidar partisinin oyu yüzde 68’dir. Ama halkın tepkisi çok büyük ve bölge milletvekilleri bile oraya gidemediler. Ne olursa olsun sayın Başbakanın oraya gitmesi gerekirdi. Fakat, pişkin pişkin açıklamalar yapıyorlar. Son derece üzücü. Burada insanlar hayatlarını kaybetmiş. Sayın Başbakan ve sayın Cumhurbaşkanının açıklamalarına baktığımız zaman bir istihbarat eksikliği ve zafiyetinden bahsediliyor. Bir ihmal varsa ve Cumhurbaşkanı ile Başbakan bunu da ifade ediyorsa, o zaman sorumlular bu konuda gereğini yapmaları gerekiyor. Orada bir ilçe emniyet müdürünü görevden almakla bu iş kapatılamaz. Yani bunun ucu Başbakana kadar gitmesi lazım. Bırakın İçişleri Bakanını, Başbakan bile 51 yurttaşımızın can ve mal güvenliğini koruyamıyorsa istifa etmesi lazım. Bunun doğru şeyi budur. Fakat dediğim gibi bir ihmal olduğu ortaya çıkıyor ve bunun da sorumlusu Başbakan. Bu, Reyhanlı’da son 6 ay içindeki 6. olay. Yani göz göre göre bu felaket geliyorum demiş. MİT ile emniyet arasında gerginlik var. Bunu son 2 yıldır izliyoruz. İstihbarat emniyete verildi ve emniyet ile MİT arasında bir uyuşmazlık var. Bunun bedelini vatandaş ödüyor. Böyle bir şeye ne hakları var, ne de hadleri var” diye konuştu. “BEKİR BOZDAĞ HADDİNİ VE POZİSYONUNU AŞMIŞTIR” Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ı pişkinlik ile suçlayan CHP’li Umut Oran, açıklamaların siyasi üsluba yakışmadığını iddia etti. Oran, “CHP Genel Başkanı, bütün dünyada sol, sosyal demokrat, sosyalist partilerde son derece ciddiye alınan bir genel başkan. En son Sosyalist Enternasyonal seçimlerinde genel başkanımız en yüksek oyu alarak genel başkan yardımcısı olmuştur. Bu başkan yardımcılığı, 2009’da, 2011’de sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim meydanlarında biz oraya girmek istiyoruz dediği yerdir. Bütün bunları bir kenara bırakıp, Brüksel’de yaşanan bir olayı bir şekilde büyüterek yönlendirmeye çalışıyorlar. Bu son derece doğru olmayan bir şey. Sayın Bekir Bozdağ, haddini ve pozisyonunu aşan açıklamalarda bulundu. Gerçekten böyle bir siyasi üsluba yakışmıyor. Türkiye’de insanlar hayatlarını kaybediyorken, böyle bir olay yaşanmışken, Suriye’nin yanlış politikası vatandaşlara yansımışken, Bekir Bozdağ’ın pişkince genel başkanımıza karşı yapmış olduğu açıklamaları kabul etmek mümkün değildir” dedi. “SARAY SOYTARILARI VE DALKAVUKLAR VARDI” Başbakana yaranmak isteyen saray soytarıları ve dalkavuklar olduğunu öne sürerek Osmanlı döneminden örnekler veren Umut Oran, “Osmanlı’da saray soytarıları vardı. Dalkavuklar vardı. Bunların tek görevi, ‘Padişahım sen çok yaşa’ demekti. Padişah hangi tutarsızlığı yaparsa yapsın onun yanında olmaktı. Burada da Başbakana yaranmak isteyen saray soytarıları var. Ve bu saray soytarılarının açıklamalarını son derece yanlış buluyoruz. Yanıltıcı olarak değerlendiriyoruz. Her iktidar kendi ülkesinin çıkar ve menfaatlerini korumak zorundadır. Yani Türkiye’nin Başbakanı, hangi ülke ile iş birliği yapıyorsa, kendi ülkesinin, kendi vatandaşının menfaatlerini koruması gerekiyor. Son 10 yılda baktığınız zaman sıfır terör vardı. Bugün terör ne hale geldi? Artık teröre teslim olmuş bir iktidar var. Her yıl yüzlerce yurttaşımız hayatını kaybediyor. Amerika’da da 11 Eylül olayları oldu. Amerika terörü bitirdi. Madem böyle bir ortaklık var, neden peki sayın Başbakan Amerika’dan terör konusunda destek almadı? Tam tersi, bir anlamda özellikle terörün Kuzey Irak’ta üretilip Türkiye’ye yollandığını biliyoruz. Sayın Başbakan önce bunun cevabını vermesi gerekir. Terör konusunda Amerika’dan ne yardım almış? Bir iki tane helikopter almakla bu iş olmuyor. Ekonomi, işsizlik her şeyin önünde. Bu dünyanın ortak sorunu. 10 sene evvel bu iktidar gelmeden önce Amerika ile Türkiye arasındaki dış ticaret yüzde 1’di. Yani Türkiye 1 ihraç ediyor, 1 ithal ediyordu. Bir dış ticaret açığı yoktu. Şimdi ise, Türkiye 1 ihraç ediyor, 3 ithal ediyor. Buradaki dış ticaret açığından Amerika’daki vatandaş yararlanıyor. Biz o zaman Amerika’ya hizmet ediyoruz. Bu ilişkilerde bizim ülkemiz hiçbir katkı görmemiş” diye konuştu. “SEN DİKTATÖRSÜN, AL KİTABINI ÇALIŞ” Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşine hediye edilen kitap ile alakalı ilginç iddialarda bulunan Umut Oran, “Başbakanın eşine verile hediye her şeyi özetliyor. Bu gezide başbakanın eşine bir kitap hediye edildi. Kitabın ismi Diktatörlüğün Psikolojisi. Amerika, hani diyor ya beysbol sopası ile, ‘Sopa elimde dikkat et’ diye, Başbakan yola geliyor. Hani demişiz ya Brüksel’de diktatör diye. Biz bunu içeride de, dışarıda da diyoruz. Onlar otoriter diyorlar. Otoriter ile diktatör arasında biraz ton farkı var diyorlar. Amerika’da bu hediye Obama’nın bilgisi dışında verilemez. Normalde, bu Başbakanın bilgisi dışında da alınmaması gerekir. Başbakanın danışmanları burada hata yapmışlar. Ama kitabın adı Diktatörlüğün Psikolojisi. ‘Sen diktatörsün, bunun psikolojisini iyi öğren, dersini iyi çalış’ demiş Amerikalılar. Şimdi Başbakan buna nasıl cevap verecek? Yani sadece sayın Kılıçdaroğlu sayın başbakana, ‘Sen diktatörsün’ demiyor. Amerika da, ‘Sen diktatörsün. Al kitabını, çalış. Nasıl diktatör olunur öğren’ diyor. Böyle bir Başbakana sahibiz. Ve bu Başbakanın ebedi başkan kalmasını isteyen saray soytarıları maalesef ülkede görev alıyorlar. Ama 90 yıllık CHP’ye, genel başkanına dil uzatmak hiçbir AKP yetkilisinin haddi de değildir, haddi de değildir. Eğer böyle dil uzatmaya devam ederlerse, el uzatırlarsa elini kırarız, dil uzatırlarsa dilini koparırız” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Edremit ziyaretinin ardından Burhaniye ve Ayvalık ilçelerinde ziyaretler gerçekleştirdi. Oran, daha sonra Aydın iline hareket etti.
Yorumlar
Kalan Karakter: