Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle Atatürkçü Düşünce Derneği Ayvalık Şubesi tarafından organize edilen konferansa, Güney Doğu’da terörle mücadeledeki üstün başarıları nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetleri Liyakat Madalyası sahibi olan Emekli Albay ve Yazar Erdal Sarızeybek konuşmacı olarak katıldı.
Ayvalık Anfi Tiyatro’da saat 21.00’da başlayan konferansa ilk kez bir konferans konuşmacısı yaklaşık 5 bin kişiye hitap etti. Vatandaşın ellerinde Türk bayraklarıyla ve sık sık sloganlar attığı ‘Büyük Zafer’den günümüz Türkiyesi’ne’ isimli konferansta Emekli Albay ve Yazar Erdal Sarızeybek’i dinleyenler arasında şehit yakınları ve gaziler de vardı.
Açık hava konferansına, Ayvalık Kaymakamı Nihat Nalbant, Küçükköy Belediye Başkanı Mesut Ergin, Ayvalık eski Belediye Başkanı Ahmet Tüfekçi, CHP Ayvalık İlçe Teşkilatı, Ayvalık Belediye Meclis Üyeleri ve bazı protokol üyeleri katıldı. Kaymakam Nihat Nalbant’ın sonuna kadar dinleyemeden gittiği konferansta, Sarızeybek mütevazı tavırlarıyla halkla iç içe olmasıyla vatandaşların gönlünde taht kurdu.
Ayvalık Belediyesi Bando Takımı’nın konseri sonrasında, Ayvalık Atatürkçü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Gürsel Berk’in sunuş konuşmasının ardından, Ayvalık Anfi Tiyatro’da binlerce kişilik dev dinleyici kalabalığa seslenen Erdal Sarızeybek, “Bizler dağdaki teröristleri yıllarca yok etmeye çalıştık ama ne teröristleri ne de terörü bitiremedik. Eğer ki siyaset terörün arkasından elini ayağını çekmezse, bizim terörle mücadelemiz asla bitmez. Türklerin iki destanı vardır. Bunlardan biri Ergenekon, diğeri ise Kurtuluş Savaşı’dır. İkisi de var oluşumuzla ilgili destanlardır. Bizler tarihi asla inkâr etmiyoruz. Bizler Orta Asya’dan geldik. Ergenkon’dan çıktık ve Anadolu’ya geldik. Osmanlı’nın güçlü olduğu dönemlerde yanımızda bulunanlar, Osmanlı’nın güç kaybetmesiyle karşımıza çıkmaya başladılar. Bu ihanetlerin sonucunda İki Anadolu toprağı büyüklüğünde toprak kaybettik. Biz bu toprakları parayla almadık. AB’den hibe olarak da almadık. Her şeye rağmen yeni bir tarih yazmak gerekirse, bizler yepyeni bir tarih yazmasını da biliriz. 1991 yılında Turgut Özal’ın siyaseti ile Çekiç Güç kanalıyla Özerk Kürt Devletinin temeli atıldı. 2003 yılından bu yana iktidar olan Recep Tayip Erdoğan’ın siyaseti ile Federe Kürt Devletinin meşrulaştırılmasına çalışılıyor. Kürt açılımı ile bu yönde ilk adımı atanlar, bundan sonraki adımlarda demokratik açılım adıyla uygulanacak siyasetle Kürt Devletinin fiilen kurulmasına göz yumanlar Türk Milletine mi? Yoksa Sevr’in devamına mı hizmet ediyorlar?” diye sordu.
ÜLKE GÜVENLİĞİNİN ÖNEMİNİ ANLATTI
Ülke genelinde güvenliğin sağlanamaması durumunda, o ülkede demokrasi ve insan hakkının olmayacağını söyleyen Erdal Sarızeybek, “Eğer topraklarının bir bölümünde güvenlik sağlanamıyorsa, o ülkede demokrasi ve insan hakkı olamaz. Güvenliği sağlayamadığımız için, Güney Doğu’daki vatandaşlarımızın çocuklarını kaçırıp, terörist yapan ve orada yaşayan Kürt kökenli vatandaşlarımıza baskı ve zulümle korkutarak sindiren terör örgütüne karşı etkin rol oynayamayız. Halk o bölgelerde PKK’dan korkuyor. Korktuğu içinde PKK ne derse onu yapmak zorunda kalıyor. Eğer bugün devlet Güneydoğu da güvenliği sağlayacak olursa iddia ediyorum. DEP, HADEP, DEHAP ve şimdi de DTP olan siyasi oluşumun ilk seçimlerde alacağı oy 1000’i geçmeyecektir. Atatürk ilke ve devrimlerini yıllardır Sivas’tan öteye götüremediğimiz için, Sivas’tan sonraki bölgelerde pek çok vatandaşımız halen daha Türkçe bilmiyor. Eğer Atatürkçülüğü gerçek anlamda o bölgelere götürebilmeyi başarabilseydik, şimdi o bölgelerde ne ağalık düzeni ne de cehalet olabilirdi. Türkçeyi bile öğretemediğimiz o vatandaşlara eğer Atatürk ilke ve devrimlerini götürebilseydik, bu gün o vatandaşlarımız ‘Ne Mutlu Türk’üm Diyene’ derlerdi. Bizim doğu ve güneydoğu bölgelerimizdeki sorunumuz etnik köken sorunu değildir. Orada eğitim sorunu vardır. Oradaki vatandaşlarımız kendi aralarında Kürtçe konuşsunlar ama Milli Eğitime Kürtçe koyamazsınız. Bu doğru değildir. Türk, Kürt, Etnik Köken ve Alevi, Sünni dini mezhep farklılıkları üzerinden ayrıştırmak İsrail’in Ön Asya’daki konumunu ve güvenliğini sağlayabilmek için izlediği politikaların parçalama planlarından biridir. 1982 yılında Mısır’dan Afganistan’a kadar sadece ve sadece kendi güvenliğini sağlayabilmek için bu bölgedeki ülkeleri sinsice parçalamaya çalışmaktadır İsrail. Türkiye’de de uygulanmak istenen strateji budur. Bizdeki ayrıştırma projesi ABD projesidir. 30 yılda teröre 6 bin 500 şehit, 32 bin terörist kurban gitti. 300 Milyar dolar harcandı. Güneydoğu ve Doğu bölgelerimizde 3225 köy boşaltıldı. 500 bin kişi doğduğu bölgeleri terk edip, Anadolu’muzun batı bölgelerine göç etti. PKK terörüne; AB ülkeleri siyasi güçleri destek veriyorlar. PKK’nın para kasası İsviçre’de, PKK’nın kampları Irak’ta, ABD; PKK’lıları Irak’ta koruyor ve kolluyor. İsrail ajanları PKK’lılara eğitim veriyorlar. Barzani ikili oynuyor. Tüm bunlara rağmen Siyaset PKK ve DTP’yi görmezden geliyor. İmralı’da ki hain, yattığı yerden PKK’yı yönetiyor. Terörle anlaşma olmaz. Bir yanda terör örgütü ortalıkta cirit atıyor, öte yandan aydınlarımız hapse atılıyor. Teröre çözüm bu mu?” Kendi karakollarımızı bile koruyamaz hale düştük. Bu mu açılım? Bu mu çözüm? Gidişatımız iyi değil. Fakirleştirildik, yoksullaştırıldık, borçlandırıldık, topraklarımız satılıyor. Bankalarımız, şirketlerimiz satılıyor. Kardeşi kardeşe düşman etmeye çalışıyorlar. Kimliğimizle oynuyorlar. Tarihimizi yok sayıyorlar. Ergenekon diyerek korkutuyorlar, ordumuza saldırıyorlar. İnsanlarımızı susturuyorlar. Tehlikeyi hepimiz görmeliyiz. Azerbaycan kardeşimiz, Kıbrıs vatan toprağımızdır. Milli menfaatlerimizi can pahasına koruyacağız. Şu an güdülen siyaset bize hizmet etmiyor. Bizim etnik köken sorunumuz yok. Bizim dini mezhep sorunumuz yok. Biz siyasetin malı değil, siyasetçiyi seçeniz. Mademki demokrasilerde en büyük güç halktır, o halde tüm bunların hesabını soracak olan da yine halk olacaktır. Bu vatan bizim. En büyük gücümüz Türk Milleti, Türk ordusudur. Yeniden yazılacaksa tarih, bunu yapacak güç bizdedir’’ dedi.
Emekli Albay ve Yazar Erdal Sarızeybek’e, Ayvalık Anfi Tiyatro’daki konferansının sonrasında, Atatürkçü Düşünce Derneği Ayvalık Şube Başkanlığı’nca bir Atatürk tablosu armağan edildi. Sarızeybek, kendisine gösterilen büyük ilgi nedeniyle ezilme tehlikesi atlattı. Yoğun izdihamın normale dönmesinin sonrasında Erdal Sarızeybek vatandaşlara kitaplarını imzaladı.
Yorumlar
Kalan Karakter: