Haşmet Demirbil Yazıyor: Mehmet Semerci ile dobra dobra

Haşmet Demirbil Yazıyor: Mehmet Semerci ile dobra dobra

Mehmet SEMERCİ ve ZEYTİNLE GEÇEN BİR YAŞAM ÖYKÜSÜ

Edremit Lisesi Mezunlar Derneği'nde Sinan Tortum ile kahve tadında sohbetlerin 14. konuğu mehmet Semerci oldu.

Mehmet Semerci'yi kısaca tanımak istersek,1961 Edremit doğumlu.Çocukluk yaşam evi Camivasat Mahallesi idi.Annesini 18 yaşında kaybettiği rahmetli İclal hanım  ve babasından işlerini devraldığı  Rahmetli  Seyfettin Semerci'dir.(1931-1999) İlk okulu Gülen Gündüz,ün öğretmenliğinde Cumhuriyet ilk okulunda gerçekleştirmiştir. Orta Edremit Lisesi, Lise Ticaret lisesi olarak yine Edremitte gerçekleşti.Yüksek tahsilini Ege Üniversitesi –İşletme Fakültesi Pazarlama bölümünde  mezun olarak ticari hayatına devam etti. Çocukluğundan itibaren babasının eğittiği Zeytin ticareti yaşam felsefesi şekline dönüştü.Edremit Ticaret Odası Yönetim Kurul üyeliği üyelikleri yanı sıra 10 yıl Balıkesir Zeytin-Zeytinyağı Tanıtım Grubu  başkanlığı görevini yürüttü.

2019 yılından itibarenEdremit TİCARET Odası Meclis Başkanlığı görevini yürütmektedir( 2009 yılında siyasi hayata atılmayı denemiş ve Edremit Belediye başkanlığı nı  Yararlı projeleriyle çok istediği halde  çıkan sonuçta bizce Edremit kaybetmiştir)

Sosyal konularda hep yararlı olmıya çalışan bir tutum içerisindedir ve bu nedenle Edremit Lisesi Mezunlar Derneği yönetim kurulunda  en büyük destekçimiz olarak aramızdadır.

Sn.Semercinin sohbetlerinden seçmeler……

Son günlerde çıkan kanunda Zeytin ağaçlarına karşı hatalı bir karar verildiği inancındayım. Zeytin ağacı taşınırken tabaklanması gerekir ve özelliği tekrar 10 yıl sonra  verime döner ve bunun için çok titiz bir çalışma gerekir.

(Yönetmenlikler Bakanlıktan çıkıyor,meclisten çıkarak daha yararlı ve Gıda konularına çözüm yaratılabilinir.)

Bölgemizdeki Zeytin ağaçlarını yaşamını Sinan Kahyaoğlu ve Mehmet Öngen romanlarıyla ne güzel anlatmışlar kesinlikle belgesel gerçekçi bir yaşamı aktarmışlardır.

(Adatepe müzemiz ve Refika öyküsüde bölgemiz için gururumuzdur.)

Zeytin ağacı Bahar başlangıcı çicek dönemi kesinlikle gübre-göztaşı-veya bizlerin son zamanda tercih ettiği Kükürt+Kireç bulamacı gibi gübreleme işlemi çok önemli iyi verim alabilmek için.

Uçak ile ilaçlama, Ekolojik tarım için ve arıların yaşamı amacıyla yıllardır durdurulmuştur. İncir ağaçlarının Zeytinlikte olması Zeytin sineği sorununu azaltmak veya yok etmek için yararlıdır.

Zeytin çiğ yağı, ticarette Zeytin sütü olarak adlandırılıyor. Uloropin ham maddesi hücre yenileme özelliğinden dolayı Kolon kanseri tedavi özelliği veya bayanlarımızın güzellik maskeleri için yararlıdır.

Türkiye'de  Zeytin yağından daha çok Aycicek. Kanola. Fındık yağı .Pamuk yağı veya Avrupanın katı yağlarının kullanılması için önemli çaydırıcı hatalı bilgilendirmeler kampanyalar şeklinde yapılırken, gayri Müslüm. Amerika ve Avrupa üst düzeyde Zeytin yağı tüketmekte ve biz halen bu çizgiye ulaşamamaktayız.

(Ağaç sayılarımız çoğaldı ama tüketim ters orantılıdır.)

Ürün değerlendirilmezse ağaçların kıymeti azalıyor, arazi Beton ticareti olarak ön plana çıkıyor. Fakat arazilerini satan bazı kişilerin kısa zamanda paraların tükenerek aynı bölgede bahcevan, kapıcı gibi geçim işlerine talip olduklarını çok gördük.

Seferhisardaki “Umay nine” zeytin ağacı sembol olmuş durumda, halbuki bizim bölgemizde daha yaşlı ağaçlarımız var. Bizlerde bunları ön plana çıkartıp Hasat zamanı Turizm çalışmalarına yönlendirmemiz gerekli zamanı gelmiştir. (Zeytin çayımızı halen ön plana getiremedik yaşantımızda)

Türkiyemizin en büyük Zeytinyağı müzesi Kuşadası, Değirmen OLEATRIUM mutlaka izlenilmeli, mitolojiden günümüze ve orijinal eski kuşak aletler ve mankenler ile canlı görünümdedir.

Güncelleme Tarihi: 26 Nisan 2022, 17:45

Körfezde Haber®

YORUM EKLE
banner144
SIRADAKİ HABER