Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, Suriye’den kaçak yollarla geldiği iddia edilen zeytinyağı ve zeytin ve zeytinyağına ödenen pirimler ile ilgili açıklamalarda bulundu.
  Edremit Ziraat Odası Başkanlığı görevini de yürüten Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, oda binasında basın toplantısı düzenledi. Suriye’den kaçak yollarla geldiği iddia edilen zeytinyağları ile ilgili konuşan Çetin, “Durum çok önem arz ediyor. Bakanlığın bu işle ilgilendiğine dair bir resmi belge var elimizde. Dolayısıyla kaçakçılık ile mücadele etme konusunda da Türkiye’nin kararlılığı ortaya çıkmış Tarım Bakanlığı nezdinde bir şeyin dedikodusu fiilen olmasından kötüdür derler. Suriye’den ne kadar yağ gelir. Diyelim ki 5 bin ton, 3 bin ton, 10 bin ton gelir. Bütün dünya da zeytin yağı fiyatları artarken Türkiye’deki zeytin yağı fiyatlarının düşmesinin gerekçesi bu olamaz. O zaman başka bir şey var” dedi.
  Zeytinyağı fiyatlarının düşmesinden üreticinin mağdur olduğunun altını önemle çizen Cahit Çetin “Bütün dünyada zeytinyağında fiyatlar yükselirken Türkiye’de fiyatların düşmesinin mantıklı bir açıklaması yok. Suriye yağı bile bunu çözemez. Çünkü Suriye’den gelse gelse ne kadar yağ gelir. Hiç gelmese daha iyi tabiki. Tabii ki bu devletin bir hudut politikası da olabilir. Ama diyor ki Tarım Bakanı böyle bir politikamız yok. Biz diyor bu kaçakçılığın peşindeyiz. Bu projeyi hedefe götürecek olan üreticidir.  Şu anda üretici için Tariş’ten başka alıcı yok. Üretici şu anda mağdur durumda” dedi. Üreticinin mağduriyetinin önlenmesi için pirimin yükseltilmesi gerektiğini savunan Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Çetin, “Şu arada ben devletten şunu talep etmek zorundayım. Bunun altını çizerek genel kurulda da söyledim. Tarım Bakanıyla konuşma şansım oldu. Sağ olsun konuya çok bağlı bir insan. Türkiye’de ki zeytinciliğin gelişmesi için kararlılığını yakinen biliyorum. Bakana şunu arz ettim. Bu iş bu kadar üretimle bitmiyor. Bunun mimarı üreticidir. Üreticinin piyasadaki olumsuzluklardan olumsuz şekilde etkilenmemesi lazım. Şu anda böyle bir durum var. Burada devletin yapabileceği şu. 50 kuruş prim vaad edildi. Bu günlerde Ziraat Bankasına yatırıldı primler. Şu anda ödenmekte. Ama şunu yapması lazım devletin. Bu projenin kesintiye uğramaması için, bu projenin çökmemesi için üreticinin korunması için bakın Türkiye’nin 200 bin ton rekoltesi var. Bunun 150 bin tonunun sirkülasyona uğradığını düşünün. Bakın bunun bir kısmı iç piyasa ve ihracat ürünüdür. 150 kuruş pirim açıklarsa şu anda üreticinin mağduriyetini bir anda ortadan kaldırır. Üreticinin ilgisini tekrar zeytine yöneltir. Üretici kendi geleceğinden, akıbetinden emin değil . Bu çok tehlikeli bir durum” dedi.