“EKOTURİZM” ADI ALTINDA DOĞA TALANINA GEÇİT YOK!

“EKOTURİZM” ADI ALTINDA DOĞA TALANINA GEÇİT YOK! KAZDAĞI DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA DERNEĞİ VE ASSOS DOSTLARI DOĞA TALANINA KARŞI AÇTIKLARI BİR DAVAYI DAHA KAZANDI!

“EKOTURİZM” ADI ALTINDA DOĞA TALANINA GEÇİT YOK!

Çanakkale İli, Ayvacık İlçesi, Paşaköy köyü, 282 ada, 9 parsel sayılı taşınmazlara yönelik "ekoturizm" amaçlı imar planı, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ve Assos Dostlarının açtıkları dava sonucu iptal edildi. Dava, Çanakkale İl Özel İl Genel Meclisinin söz konusu parsele ait 04.03.2021 tarih ve 34 sayılı sayılı kararının hukuka aykırı olduğu, planlar hiyerarşisine aykırı olarak planlama yapıldığı, planlama ilke ve esaslarına, şehircilik mevzuatına aykırı hükümler içerdiği, ekoturizm alanlarının belirlenmesinde bilimsel-nesnel ölçütlere dayanılmadığı öne sürülerek açılmıştı. Böylece bir kez daha “ekoturizm” adı altında doğa talanına geçit verilmedi. Daha önce de Çanakkale İli, Bayramiç İlçesi, Köylü Köyü, Ayvacık İlçe, İlyasfakı, Kozlu, Erecek, Şap ve Paşaköy (187 ada 11 ve 12 parsel) köylerindeki “ekoturizm” projelerinin iptali davalarını kazanan Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ve Assos Dostları, bu davayla birlikte yakın zamanda yedinci “ekoturizm” projesi iptali davalarını da kazanmış oldu.

Çanakkale'de 400'ü aşkın yerde binlerce dönüm arazinin tarım ya da mera ya da orman nitelikleri değiştirilerek "ekoturizm" kisvesi altında konut siteleri inşa edilmek istendiğini söyleyen Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan tarım ürünlerini ithal etme durumuna gelmiş Türkiye'nin daha fazla doğa ve tarım alanının betonlaştırılmasına tahammüllerinin kalmadığını sözlerine ekledi. Süheyla Doğan yaptığı açıklamada: ”Çanakkale İl Özel İdaresine yapılan 400’ün üzerindeki başvuru için çeşitli kurumlara görüş sorulması sonucu Çanakkale İl Genel Meclisi yaklaşık 150 adedi hakkında onay vermiş, bunların içinden de 20 tanesi ise inşaat ruhsatı almıştır. Emlak sitelerine düşen reklamlardan görüyor, biliyoruz ki, bu projelerde ne eko gözetilmiş, ne turizm var. Bölgede yaşayan yurttaşlar, sivil toplum örgütleri olarak, doğanın ve tarımın önemini biliyoruz. Aylardır çığlıklarımızı kamuoyuna ve kamu yönetimine duyurmaya çalışıyoruz.

Ayrıca, sorunun asıl kaynağının 1/100.000 ölçekli Balıkesir ve Çanakkale Çevre Düzeni Planı hükümleri arasında yer alan ekoturizm tesisleri yapılması ile ilgili iyi niyetli düzenlemenin, tarım alanlarının çok büyük bir hızla yapılaşmasına yol açması ve istismar edilmesi nedeniyle, bu yetersiz ve yanlışlara yol açan plan hükümleri nedeniyle Danıştay'da da bir dava açtık. Bu süreçte TMMOB'ye bağlı Mimarlar Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası'nın da aynı planlara karşı dava açtığını öğrendik. Meslek odalarının, uzman kuruluşların bu ülke ve doğa savunmasında birlikte harekete geçmiş olmasından dolayı umudumuz yükseldi. Tüm yurttaşlarımızın, kurumların ve özellikle bu konulara herkesten önce duyarlılıkla sahip çıkması gereken kamu yöneticilerinin kişisel çıkarları değil, doğayı, tarımı, ülke çıkarlarını gözeten yasalara, planlara, uygulamalara sahip çıkması, bunlara aykırı olanlara ise geçit vermemesi gerekir."

Çanakkale il sınırları içinde benzer yanlış işlemlerin adedi 150 civarındadır. Hali hazirda yüzlerce tarım, mera ve orman alanın da yapılaşmaya açılması için müracaatlar yapılmış ve bir bölümünün işlemleri yürütmektedir. Zedelenecek olan menfaatler yalnızca, plan alanının yer aldığı köylerle sınırlı değildir. Tüm ili kaplamaktadır. Hatta Çanakkale'nin tarımsal üretiminin tüm ülkenin ihtiyaçlarını karşılama ölçeğinde olduğu düşünülürse, ulusal menfaatlerimiz söz konusudur. “ dedi.

Çanakkale 2. İdare Mahkemesi verdiği kararda, plansız ve aşırı kentleşmenin sağlıklı kentleşmenin önündeki en ciddi engel olduğundan kentsel gelişmenin yönlendirilmesinde imar planlaması ile yön, şekil ve büyüklükle ilgili belirlemeler yapılmasının zorunlu olduğunu belirtti.  Kararda, “Çağdaş bir kentin oluşturulması ve yaşatılması için aşırı yapılaşmanın etkisinden korunmuş kent estetiği ve kentleşme kalitesini yükseltici alanların oluşturulması zorunludur.  İmar planlarının, planlanan yörenin bugünkü durumunun, olanaklarının ve ilerideki gelişmesinin gerçeğe en yakın şekilde saptanabilmesi için coğrafi veriler, beldenin kullanılışı, donatımı ve mali bilgiler gibi konularda yapılacak araştırma ve anket çalışmaları sonucu elde edilecek bilgiler ışığında, çeşitli kentsel işlevler arasında var olan ya da sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi çözüm yollarını bulmak, belde halkına iyi yaşama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla kentin kendine özgü yaşayış biçimi ve karakteri, nüfus, alan ve yapı ilişkileri, yörenin gerek çevresiyle ve gerekse çeşitli alanları arasında olan bağlantıları, halkın sosyal ve kültürel gereksinimleri, güvenlik ve sağlığı ile ilgili konular göz önüne alınarak hazırlanması gerekmektedir.” denildi.

Mahkeme, Çanakkale İli, Ayvacık İlçesi, Paşaköy köyü, 282 ada, 9 parsel sayılı taşınmazın "orman alanı" vasfında olmasına rağmen dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planında "turizm alanı", 1/1000 ölçekli uygulama imar planında ise "ekoturizm/ kırsal turizm tesis alanı" olarak planlanmak suretiyle planlar hiyerarşisi ilkesine uyulmadığı, ayrıca, dava konusu taşınmazı kapsayan alanda yürürlükte bulunan 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı açıklama raporunun halen mevcudiyetini aynen koruyan 8.16.1 maddesinde ekoturizm alanlarının ekoturizm yönünden uygun olup olmadığının bilimsel yöntemlerle belirlenmek suretiyle planlanması gerektiği belirtilmesine rağmen dava konusu plan kararlarında dava konusu taşınmazın ekoturizm yönünden potansiyele sahip olup olmadığının, ekoturizm açısından uygun bir yer olup olmadığının bilimsel yöntemlerle irdelenmeksizin ve ortaya konulmaksızın planlama yapıldığını tespit ettiği ve imar planını hukuka ve mevzuata aykırı bulduğu için iptal etti.

Körfezde Haber®

YORUM EKLE
banner144
SIRADAKİ HABER