CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI GÜRSEL TEKİN:

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Çamcı Köyü’nde yaptığı konuşmada, geçtiğimiz seçimlerde oy kullanmayan seçmenlere “Sandık başına gidin” çağrısında bulundu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Çamcı Köyü İlköğretim Okulu Bahçesi’nde gerçekleştirilen ‘Anadolu Kadın Hareketi ve Çamcı Köyü Birlikteliği’ne katılarak, etkinlik çerçevesinde düzenlenen ‘Geziden Kaz Dağları’na Uzanan Demokrasi’ isimli panelde konuştu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunmasıyla birlikte başlayan panelin açış konuşmasını köy muhtarı İsmail Öztürmen yaptı. İftara 1 saat kala başlayan panelin konuşmacıları, Gazeteci Ayşenur Aslan, Gazeteci - Yazar Gürkan Hacır, CHP Merkez İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Kemal Akkurt, Halk Evleri Yönetim Kurulu Üyesi İlknur Birol, Aktivist Hülya Nehir, terzi yamağı olarak tanınan Barbaros Şansal ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, yaptıkları konuşmalarda alkış aldı. Konuşmacıların sözleri sık sık, “Her yer Taksim, her yer direniş” şeklindeki sloganlarla kesildi. Panelistler arasında en son konuşan kişi Gürsel Tekin oldu. Yoğun katılım olduğu gözlenen panelde saatin 22.00 olmasına rağmen konuşan Gürsel Tekin, “Geriye dönüp baktığımızda, örneğin 80 öncesi. Nüfusumuz 44 milyon. Değerli arkadaşlar, 44 milyonluk bir ülkede 2 buçuk milyon sendikalı işçimiz var. sivil toplum örgütlerinin sayısını sayamam. Sadece 12 Eylül döneminde Evren’in kayıtlarında 10 milyonun üzerinde örgütlü insanın olduğunu kendisi ifade etmiştir. Sadece üniversitelerde değil, bütün okullarda, hatta liselerde, orta okullarda örgütlü bir gençlik, sivil toplum örgütleri, örgütlü sendikalar vardı. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi dünyanın her yerinde 80 öncesinde sol, yada CHP’nin beslendiği ana damarlar işte bu damarlar. Bu damarları ne yazık ki, 12 Eylül’de teker teker kestiler” dedi. “DEMOKRASİ ÖZGÜRLÜĞÜ KONUSUNDA ÇOK AĞIR BEDELLER ÖDEDİK” 1980 yılı öncesinde sol görüşlülerin çok ağır bedeller ödediğinin unutulmaması gerektiğine dikkat çeken CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, “Benim çok hatırladığım 78 yıllarında bir okul müdürü sürgün edildiği için 3 gün bütün öğretmenler okullara gitmemişti. Ve o günkü iktidar o okul müdürünü okuluna ifade etmek zorunda kalmıştı. Aslında Gezi Parkı’na baktığımızda, oradaki çocukların babaları, ağabeyleri, amcaları bir direnç içinden gelen bir nesildir. Bu konuda da haksızlık yapmayalım. Bu demokrasi özgürlüğü konusunda çok ağır bedeller ödemişiz. 80 öncesi çok ağır bedeller ödendi. Darbeden sonra 30 yıllık geçmişimize baktığımızda bugünkü iktidar sadece bir sonuç değil. Bugünkü iktidar bir proje. 80 sonrası binlerce faili meçhul cinayetler oldu. Kimdi bu faili meçhul cinayetlerde hayatlarını kaybedenler? Solcular, sosyal demokratlar, CHP’nin kadrosunda onlarca arkadaşımız hayatını kaybetti. Onlarca gazeteci faili meçhul cinayetlerden gitti” diye konuştu. “NE YAZIK Kİ, BİZ DE BUNLARI FARK EDEMEDİK” Bu güne kadar ilk kez bir belediye seçiminin bu kadar önemli olduğunu söyleyen Gürsel tekin, “İran devriminden sonra şeriata doğru gidince çok sayıda insanlar tutuklandı. İdam edildi ve o günün solcusu, liberali olan bir sosyolog İngiltere’ye kaçmak zorunda kalıyor. Yıllar sonra bir gazeteci kendisiyle röportaj yaparken, ‘Siz devrim süresince göre yaptınız ve şeriatın gelişini fark edemediniz mi?’ diye soruyor. Kendisi çok net somut bir cevap veriyor ve, ‘Her gün baktığınız ağacın ne kadar büyüdüğünü fark edemezsiniz’ diyor. Ne yazık ki, biz de bunları fark edemedik. 30 yıllık iktidara baktığınızda AKP’yi sadece 14 yıllık bir iktidar olarak kabul etmeyin. Belki en büyük yanılgımızda burası. Bugün AKP’nin yöneticilerine bakın, yüzde 70’i ta Özal döneminde olan, hatta Evren döneminde Vali, Emniyet Müdürü olan insanlardı. Bütün bunlara baktığımızda, bunlarda hepimizde çok ağır bedellerin olduğunu hepimiz bilmemiz gerekiyor. Belki bu güne kadar ilk kez bir belediye seçimi bu kadar önem ifade ediyor” dedi. “SANDIK BAŞINA GİTMEYENLERİN TAMAMINI SANDIK BAŞINA GETİRELİM” Geçtiğimiz seçimlerde sandık başına gitmeyen seçmenlere seslenen Gürsel Tekin, herkesi oy kullanmaya davet etti. Tekin, “Bir önceki seçime baktığımızda sandık başına gitmeyen seçmen sayısı 8 milyon. Bunun 1 buçuk 2 milyonunu mükerrer düşünün, 6 milyon yurttaşımız sandık başına gitmemiş. Kim bu sandık başına gitmeyenler? Merak ettiniz mi hiç? Aranızda oturanlar, arkamızda duranlar ve Taksim’de bulunanlar. Gelin, en azından önümüzdeki süreçte demokrasi için, Türkiye’nin geleceği için sandık başına gitmeyenlerin tamamını sandık başına getirelim. İstanbul’da il başkanı olduğum dönemde arkadaşlarımla ciddi mücadeleler verdik. Sultanbeyli’de kullanılan oy oranı yüzde 93. Benim Kadıköyümde, Beşiktaşımda, Bakırköyümde kullanılan oyu biliyor musunuz? 55 ile 60. Şimdi o gerici, benim ilçem ilerici. Öyle mi? Eğer bu ülkede bir rey kullanmanın ne kadar büyük anlam ifade ettiğini biz kavrayamamışsak, efendim Tayyip niye böyle yaptı? İktidar niye baskı kuruyor? Deme hakkımızın da olmaması gerektiğine inanıyorum. Öncelikle reylerimize sahip çıkacağız. Reylere sahip çıkmak, aynı zamanda Türkiye’ye sahip çıkmak demektir” diye konuştu. “SAYIN GENEL BAŞKANIMIZ BİLE GÜNDE 15 SAAT ÇALIŞIYOR” Partinin her kademesinin gece gündüz çalıştığına dikkat çeken Gürsel Tekin, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun da günde 15 saat çalıştığını söyledi. Tekin, “Ana muhalefet olarak yapılması gereken neler var diye bazen düşünüyorum. 30 yıldır bu partide görev yapan bir arkadaşınızım. Bütün 30 yılı değerlendirdiğimde ilk kez sayın genel başkan dahil olmak üzere partinin bütün milletvekilleri, bütün örgütü, parti meclis üyeleri de gece gündüz çalışıyor. Genel başkanımız inanın günde 15 saat çalışıyor. Medyamız ne yazık ki, suç ortağı olmuş vaziyette. Bakın burada kardeşlerimiz alınganlık göstermesin. Anadolu Ajansı, TRT var mı, yok mu bilmiyorum ama, TRT dahil olmak üzere bu 2 kuruluş 76 milyon yurttaşımızın ödediği vergilerle yayın yapıyor. Şurada oturan herkes birer vergi mükellefidir. Sizin vergi mükellef tabelanız olmayabilir. Bu ülkede şu an doğan çocuğumuz bile vergi mükellefi olarak doğdu. Yani hava hariç her şeye vergi ödüyoruz. O ödenen vergiler ile bu yayın kuruluşlarının politikalarına bir bakın. Bu kadar insafsızlık olabilir mi? Benim ödediğim vergi ile en azından benim hakkımı korumak gibi bir görevinin olduğunu da bilmesi gerekiyor. Ne yazık ki, bunlarda yok” dedi. “ONLAR ÇOK KORKUYOR. BİZ KORKMAYACAĞIZ” Eğitimdeki 4 artı 4 artı 4 sistemi üzerinden konuşan ve örneklemeler yapan Gürsel tekin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın korunması ile ilgili de söylemlerde bulunarak, “Parlamento sistemi de değişti. Sayısal çoğunluk kimde ise, müzakere edilmeden, en azından 10 yıl önce şeklen de olsa komisyonlarda müzakere diye bir şey vardı. Tartışmalar olurdu ve zaman zaman bazı maddeler de değiştirilirdi. 4 artı 4 artı 4 diye ucube bir yasa teklifi geçti. 4 artı 4 artı 4’ün komisyon başkanı şu anda Milli Eğitim Bakanı. O gün komisyon başkanı olan, müzakereye izin vermeyen, hatta daha öteye gidiyorum, belki iktidar komisyon üyelerinin de incelemediği bir kanun teklifi geçti. Şimdi onun başında olan o zat, bakan 4 artı 4’ün yanlış olduğunu, eksik olduğunu, bunun yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini söylüyor. Onlar çok korkuyorlar, biz korkmayacağız. Buna emin olabilirsiniz. Gece yatarken korku ile yatıyorlar. Başta sayın Başbakan olmak üzere. İlk kez bir Başbakanın bine yakın polisle korunduğunu gördüm. İlk kez bir Başbakanın Apron’un bu tarafında değil, Apron’un iç tarafından onlarca polisle korunduğunu gördüm. Demek ki, biz korkmuyoruz, onlar korkuyor. Demokrasi ve özgürlük mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz. Onları sonuna kadar korkutacağız” diye konuştu. Konuşmaların ardından, panelistler sorulan soruları yanıtlamak için yeniden kürsüye geldi. Panel, gecenin ilerleyen saatlerine kadar davet etti. Panele, CHP’li Balıkesir Milletvekili Haluk Ahmet Gümüş, Akçay Belediye Başkanı Cahit İnceoğlu, Güre Belediye Başkanı Kamil Saka, Zeytinli Belediye Başkanı Hasan Arslan, Altınoluk Belediye Başkanı Hasan Özpolat, Küçükköy Belediye Başkanı Mesut Ergin, CHP İl Başkanı Muzaffer Mavuk, CHP İlçe Başkanı Yurt Yıldırım, bazı sivil toplum kuruluşları, dernek ve oda başkanları, bazı köy muhtarları ve çok sayıda davetli de katılım gösterdi.