EDREMİT'TE AK PARTİ'NİN HIZINA YETİŞİLMİYOR

İlçe Başkanı Metin Örkçü ve Teşkilat üyeleri, Edremit’in tüm mahalle ve köylerini adım adım dolaşarak halka niçin “Evet” demeleri konusunda bilgiler verdiler.

EDREMİT'TE AK PARTİ'NİN HIZINA YETİŞİLMİYOR
16 Nisan’da yapılacak olan referanduma sayılı günler kala, çalışma temposunun hızını daha da arttıran AK Parti Edremit İlçe Başkanı Metin Örkçü ve Teşkilat üyeleri, Edremit’in tüm mahalle ve köylerini adım adım dolaşarak halka niçin “Evet” demeleri konusunda bilgiler verdiler. Referandum süreci öncesinde de her zaman halkın yanında olarak, sorunlarını dinleyen Başkan Örkçü, yönetim Kurulu üyeleri, Kadın kolları, Gençlik Kolları ve mahalle teşkilatları ile daha güçlü bir Türkiye ve güzel yarınlar için sandıktan ‘evet’ oylarının çıkması için canla başla çalışıyorlar. ÖRKÇÜ “YAKLAŞAN BİR DEMOKRASİ ŞÖLENİMİZ VAR” Konu ile ilgili olarak açıklamada bulunan AK Parti ilçe Başkanı Metin Örkçü “Çok özel, çok hassas, çok önemli günlerden geçiyoruz. Yaklaşan bir demokrasi şölenimiz var. Gazi meclisimizde yapılamayan halkımızın hakemliğine götürülmektedir. Demokrasinin gerekleri işletilmekte, yetkinin de sözünde sahibi halkımızın kararına gidilmektedir. Referandumda bu kararımızı hep birlikte ortaya koymak için takvim işlemektedir. Ülkemizin ayağına vurulan prangalar misali istikrarının, gelişmesinin, büyümesinin önünde engel olan Anayasamızın bazı maddelerinde değişikliğe gidilmesinde iki siyasi partimiz meclisimizde destek vermiş ve meclis dışından destek veren siyasi partilerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla, halkımızla el ele vererek şölen havasında sandık başına gidiyoruz. Sonuç ne olursa olsun demokrasimiz bu referandumdan güçlenerek çıkacaktır. Geçmişten günümüze yapılan her yeniliğin, iyileştirmenin karşısında olmayı alışkanlık haline getiren ana muhalefet partisi ve dayanışma içerisinde olduklarını uzun zamandır gizlemeyen ve halkımızın tanık olduğu CHP ve HDP her zaman olduğu gibi yine aynı cephede el ele vermiş, kol kola girmiş, anayasa değişikliğine karşı ağız birliği içerisinde korodan klasik şarkılarını okumaya devam etmektedirler. Her şey mubah anlayışı içerisinde sırf Ak Parti İstiyor, destek veriyor diye Anayasa değişikliğine karşı çıkan malum cephenin yandaşları yarattıkları bilgi kirliliğinde adeta insanımızın zekasıyla alay edercesine akla hayale gelmedik iddialarla yarattıkları bilgi kirliliğinde boğulmaktadırlar. Neden anayasa değişikliğine karşı olduklarını halkımıza bir türlü izah edemeyen CHP nin başını çektiği her şeye karşı olan cephe değişiklikle ilgili maddeleri okumadan, içeriği hakkında bilgi sahibi dahi olmadan sırf Ak Parti destekliyor, sırf sayın Cumhurbaşkanımız destekliyor diye karşı çıkmaktan kendilerini alamıyorlar. Beyaza siyah demeyi alışkanlık haline getirenler elbette ki bizleri yine şaşırtmıyorlar. Olsun bizler ve halkımız zaten yıllardır sandıklarda zafer yüzü göremeyen ve bundan böyle de göremeyecek olmalarının huzursuzluğu içerisinde yanıp kavrulan, ne söylediğini bilemeyen, ne yapacağını bilemeyen bir muhalefete alışmış, kanıksamış durumdadır. Özellikle halkımız için sürpriz olmayan, trajikomik eylem ve söylemleriyle hayal güçlerinin sınırını zorlayan CHP kendisiyle çelişmeye devam ediyor. Hayır deme gerekçelerini halkımıza anlatmakta zorluk çeken CHP söylemlerine Edremit te bir yenisini daha ekleyerek “OY VERMEYENE KIZ VERMEYİN” diyecek kadar ileriye gitmiştir. CHP HALKIMIZIN KAFSINI KARIŞTIRIYOR Muhalefet anayasa değişikliği ile ilgili referandumda hayır demesinin gerekçelerini sıralamak, gerçeklerle yüzleşmek, gerçekleri anlatmak ve neden evet denilmemesi gerektiğini açık ve doğru bir biçimde ifade etmek, dile getirmek yerine akla hayale gelmeyen, gerçeklerle uzaktan yakından alakası olmayan iddialar ve iftiralarla insanımızın kafasını karıştırmaya çalışmakta, suyu bulandırmaya, korku imparatorluğu yaratmaya, ya tutarsa diyerek çamur atmaya devam etmekte, ortaya attığı mesnetsiz iddialarla insanımızın aklıyla adeta alay etmektedir. Bulanık suda balık almaya çalışan, bunu alışkanlık haline getiren hayırcı malum cephede kimler yok ki. Geçmişe duyduğu özlemle yine suyu bulandırmaya, tüm güçleriyle bilgi kirliliği yaratmaya, akla hayale gelmeyen mesnetsiz iddia ve iftiralarla insanımızın sandıkta iradesinin tecelli etmesini engellemeye çaba sarf eden cephede haçlı zihniyetini gizlemeyen Almanya, Hollanda, Avusturya, Belçika, İsviçre hasılı tek dişi kalmış batı zihniyeti, Avrupa, FETÖ terör örgütü, CHP, HDP, PKK, DAİŞ, PYD, YPG ve alfabemizdeki harflerle ifade edilecek kadar çok sayıda terör örgütü onların işbirlikçileri bulunmakta ve hayırcı cephenin değirmenine su taşımaktadırlar. Algı yönetimleriyle insanımızı maniple etmeye, kendi menfaatlerini, heves ve arzularını, istikbal beklentilerini, milli menfaatlerimizin önünde tutmaya, kin ve nefretleriyle kör olan odaklar ülkemizin güçlenmesine engel olabilmek adına dış mihrakların değirmenine su taşımaktan geri durmamaktadırlar. 16 NİSANDA HALKIMIZ EN GÜZEL CEVABI VERECEKTİR Kişisel heves ve arzularını ülke menfaatlerinin üzerinde tutan, güçlü bir Türkiye’nin önünde memleket meselesinin önünde bir set gibi duran malum cepheye en güzel cevap 16 Nisanda yine aziz milletimiz tarafından verilecektir. Büyük bir demokratik olgunluk içerisinde sandıkta verilecek cevap halkımızın iradesini ortaya koyacaktır. Buna hiç kimsenin şüphesi yoktur. Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da milletimizin verdiği karar karşısında boynumuz kıldan ince olacaktır. Asil milletimiz ülkesi için, milleti için, istikrarı için, istikbali için, refahı için, geleceğimiz için, güçlü bir iktidar ve, daha güçlü bir Türkiye için 16 Nisanda hür ve özgür iradesini ortaya koyacak sandık başına giderek evet oylarıyla dosta güven düşmana korku salmasını bilecektir. CHP AKLA ZİYAN SÖYLEMLERE İMZA ATIYOR Hayırcı cephede başı çeken Kılıçdaroğlu’nun CHP’si demokratik olgunlukla örtüşmeyen akla ziyan söylemlere imza atmaktan geri durmamıştır. Milletimizin gözünün içine baka baka aslı astarı olmayan iddialar ortaya atmakta, insanımız tehdit etmekten dahi geri kalmamıştır. “Başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz”, “ülke bölünmesi”, “federalizm”, üniter yapının bozulması Abdullah Öcalan da başkanlık sistemini istiyor “rejim değişikliği Cumhuriyetin Değerleri” “Erdoğan karşıtlığı” “otoriterleşme ve diktatörlük “ kontrollü darbe” gibi ürettiği terimler, ortaya atılan asılsız iddialar, ihanet girişimini dahi, darbe girişimini dahi insanın kanını donduracak cümlelerle görmezden gelmeye çalışılması darbeci güruh’un dahi dile getirmeye cesaret edemediği cümleler maalesef ama maalesef CHP genel başkanı tarafından dillendirilme talihsizliğine üzülerek tanık olmaktayız.. Bilgi kirliliğinde sınır tanımayan hayır cephesi oy vermeyene “Kız vermeyin”, diyecek kadar düzeyi düşüren CHP nin başı çektiği hayır cephesi akla ziyan iddia ve söylemler üreterek suyu bulandırmaya ve bulanık suda balık avlamaya çalışmaktadırlar. Halkımız bu tür masalları daha öncede dinlemiş ve pirim vermemiştir. Şimdi de pirim vermeyecektir. Halkımız en sert cevabı sandıkta verecektir. MESELE SİYASİ DEĞİL, MESELE MEMLEKET MESELESİDİR. Referanduma götürülen maddeler Türkiye Büyük Millet Meclisinde Adalet ve Kalkınma Partimiz ile Milliyetçi Hareket Partisi’ nin anlaşması, konsensüs sağlanması ile gazi meclisimizde kabul edilmiş ve milletimizin hakemliğine götürülmektedir. Türk halkının hakemliğine götürülen maddeler hiç birinde üstü açık ya da örtülü gizli bir amaca yönelik hükümler içermediği gibi açık, şeffaf ve herkes tarafından bilinen Güçlü İktidar, güçlü meclis, güçlü hükümet, bağımsız ve tarafsız yargı, İstikrarlı Türkiye, Vesayetin olmadığı bir Türkiye, Etkili idarenin iş başında olduğu bir Türkiye, Refah düzeyinin yüksek olduğu bir Türkiye, Huzurun, Barışın, Birlik ve Beraberliğin egemen olduğu güçlü bir Türkiye, dosta güven, düşmana korku salan bir Türkiye, bölgesinde ve dünyada güçlü bir Türkiye için vazgeçilmez ve ertelenmez bir ihtiyaç olarak görülen Anayasa değişikliği halkımızın hakemliğine götürülmektedir. Bundan önce olduğu gibi 16 Nisanda da yine demokratik bir ortamda büyük bir olgunluk içerisinde sandık başına gidecek olan halkımız tarafından karar verilecektir. Mesele siyasi değil, mesele memleket meselesidir. Her şey mubah anlayışıyla küçük hesaplar peşinde koşanlar, iktidar ve istikbal hesapları uğruna her türlü bilgi kirliliğine tevessül edenlere, içeride ve dışarıda ihanet içerisinde olanlarla el ele vererek güçlü Türkiye olma yolunda atılan adımları akamete uğratmaya çalışanlara halkımız 16 Nisanda sandıkta en güzel cevabı evet oylarıyla vereceklerdir. BU HALK OYLAMASI TARİHİ BİR FIRSATTIR. Bu tarihi bir fırsattır. Bu fırsat dostlarımızı sevindirirken düşmanlarımızın korkulu rüyalar görmesine neden olmaktadır. Son yılların en büyük ihanetiyle karşı karşıya kalan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçerek güçlü bir iktidar, güçlü bir yönetim, güçlü meclis ve bağımsız ve tarafsız bir yargıyla istikrarlı bir biçimde 2023 ve 2053 hedeflerine sağlam ve emin adımlarla yürüyecektir. Anayasa referandumunu sadece sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığına indirgeyen, Ak Parti Karşıtlığına indirgeyen hayırcı cephe Türkiye düşmanlarının değirmenine su taşımaktan başka bir şey yapmamaktadırlar. Anayasa değişikliği siyasetin üstünde olup memleket meselesidir. Anayasa değişikliği ile Cumhurbaşkanına siyasi, hukuki ve cezai sorumluluklar getirilmektedir. Anayasa değişikliği ile yasama, yürütme, yargı birbirinden gerçek manada ayrılmakta ve güçlendirilmektedir. Milletvekili sayısının 550 den 600 e çıkarılması temsilde adaletin sağlanmasına yönelik olup gereklilikten ortaya çıkmıştır. “Efendim yazıkmış, günahmış, israfmış. O zaman 100 milletvekili artırdınız. Türkiye'nin nüfusu ne kadardı? 59 milyon. Seçmen sayısı ne kadardı? 29 milyon. Şimdi nüfus ne kadar? 80 milyon. Yurt dışıyla beraber 59 milyon seçmenimiz var. Seçmen sayısı neredeyse iki katına çıkmış ama artırdığımız 50. Bütün ülkelere göre seçmen sayısı başına düşen milletvekili adedi hala en az olan ülkeyiz.” Bunun neresine hayır dilmektedir. Seçme ve seçilme bir haktır. Seçme yaşı 18 iken seçilme yaşının 18 e düşürülmesinin neyine karşı çıkılmaktadır. Gençlere her fırsatta gençlere güvendiğini iddia eden CHP burada da yine kendisiyle çelişmektedir. Acaba hangisine inanmak gerekir. Daha 2015 yılında kanun teklifi veren CHP seçilme yaşını 18 e indirilmesini kendisi teklif etmişken aradan geçen iki yılda ne değişti ki hayır demektedir. Geleceğimizi emanet ettiğimiz gençlerden neden korkulmaktadır. 9 milyonu yok sayan, zihniyet gençlerimizin yüzüne acaba nasıl bakacaktır. Bizler Adalet ve Kalkınma Partisi olarak bu güne kadar olduğu gibi bundan böyle de insanımıza inanıyor ve sağ duyusuna güveniyoruz. Halkımızın iradesinin üstünde bir irade tanımıyoruz. Halkımızın güvenine layık olabilmek, emanet bildiğimiz cennet Türkiye mizi gelecek nesillere daha güçlü bir Türkiye olarak hazırlamak için milletimizle el ele vererek iyiye, doğruya, güzele yürüyoruz. Bu kutlu yürüyüşte yüce Türk milletinin teveccühünü kazanan Adalet ve Kalkınma Partimiz ve kurulan hükümetleri halka hizmeti hakka hizmet olarak bilen kadrolarıyla, partimizin ana kademesiyle, kadın kollarımızla, gençlik kollarımızla, milletvekillerimizle, başbakanımızla, kurucu genel başkanımız, başbakanımız, Liderimiz, Reisimiz, sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ın önderliğinde ve himayelerinde girdiği tüm seçim ve referandumlarda önde çıkmasını bilmiş, sayısız badireler atlatmış, kurulan tuzakları boşa çıkarılmış, girişilen ihanetler hakkın ve halkımızın yardımları, feraseti ve cesaretiyle bertaraf edilmiştir. Ülkemiz içte ve dışta maruz kaldığı ihanetlere rağmen sağlam ve emin adımlarla bölgesinde ve dünyada güçlü bir Türkiye olma yolunda ilerlemektedir. Türkiye nin ilerlemesini hazmedemeyen mihraklar, durdurmaya gücü yetmeyen odaklar türlü oyunlar ve ihanetlerle hızımızı kesmeye çalışmaktadırlar. İktidarlarımızla Cumhuriyetimizin tüm kazanımlarına sözde değil özde sahip çıkılmış ve devlet millet kucaklaşması sağlanmıştır. Sözde değil özde demokrasi, sözde değil özde insan hak ve hürriyetleri hayata geçirilmiş, değerlerimiz gün yüzüne çıkarılmış ve yaşatılmaktadır. Ak Parti Hükümetleriyle Türkiye’mizde sadece kendi insanımıza, milletimize değil, komşu ülkelerde yaşayan mazlumlara ve mağdurlara dakucak açılmış, hizmetler verilmiş umut ve sığınma kapısı şevkatli bir el olunmuştur. Değişikliklerin karşısında duranlar neyin karşısında olduklarını ifade edememektedirler. Amaçlar ülkemizin ayağına vurulan prangalardan kurtulmasının önüne geçmek istemeleridir. Darbe döneminin getirdiği, darbeci zihniyetin ürünü olan 82 anayasasının korunmasıdır. Anayasa değişikliğine karşı çıkılması buhranlardan, kaoslardan, krizlerden beslenen ve ülkemizin istikrarına ve istikbaline kast eden içerideki ve dışarıdaki malum mihrakların değirmenine su taşımaktan öte bir şey olamaz. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin güçlü bir biçimde ayakları üzerinde durmasına, devletimizin bekasına, vesayet zincirlerinin kırılmasına, yüce milletimizin iradesinin ülke yönetimine en etkili bir biçimde tesir etmesi, devletin güçlenmesi, uyumun, bütünlüğün, istikrar ve düzenin sağlanması, çok başlılığın ortadan kaldırılması için evet diyoruz. EVET DERSENİZ NE OLUR ? 1.Seçtiğiniz Cumhurbaşkanı “sorumlu” olur 2.Türkiye’nin istikrarına katkı sağlarsınız 3.Türkiye’nin bütçesi daha etkin yönetilmesinde rol oynarsınız 4.Halkın egemenliğinin pekişmesine katkı sağlarsınız 5.Cumhuriyet Rejimi’nin aynen devam etmesini, Türkiye’nin üniter ve laik kalmasını sağlarsınız 6.Gençlere seçilme hakkı tanımış olursunuz 7.Milletin temsil gücünün artmasını sağlarsınız 8.Yargının tarafsızlaşmasını ve yargının sivilleşmesini sağlarsınız 9.OHAL ile alakalı şartların yeniden düzenlenmesini sağlarsınız 10.Siyasetin daha samimi ve gerçekçi bir tabana kavuşmasını sağlarsınız Rejim 1923 de değişmiştir. Değişecek olan sadece hükümet sistemidir. İki başlılık sona erecektir. 2001 yılında Anayasa kitapçığının fırlatılması insanımıza ve ülkemize nelere mal olduğunu hep birlikte yaşayıp gördük. Değerli Edremitli hemşehrilerim. MHP de 15 Temmuz'da bu işin gerekliliğini görmüş. Önce milletim, sonra partim demiştir. Burada partiler seçime girmiyor, Türkiye'nin geleceğine oy veriyoruz. Onun için hangi partiye gönül verirseniz verin başımız üstünde yeriniz vardır. Bizler birbirimize sıkı sıkıya sarılmalıyız. Bin yıldır bu topraklarda kardeşçe yaşadık ne olursa olsun yine yaşamaya devam edeceğiz. Bizim defterimizde küskünlüğe, kırgınlığa, ayrılığa, gayrılığa, yer yoktur. Hiç kimseye düşüncesinden, tercihinden dolayı farklı gözle bakamayız. Evet diyen de Hayır diyende bizim kardeşimizdir. Geçmişimiz bir,i geleceğimiz birdir. Bizler bir ve beraber olursak güçleniriz. Bayrağımız tek, vatanımız tekdir. Başka vatanımız yoktur, cennet Türkiyemiz ilel ebet payidar olması için herkesin üzerine düşeni yapması, oyunlara, tuzaklara kanmaması gerekir. Mesele siyasi değildir. Mesele varlık yokluk meselesidir. Mesele memleket meselesidir. Söz konusu vatandır. Kimsenin yarına çıkacak garantisi yoktur. Bizler Erdoğan için değil her doğan için evet diyoruz. Ülkemiz üzerinde oynanan oyunları bozmak için, istikrar için, çocuklarımızın geleceği için, güçlü Türkiye için, darbeye, teröre dur demek için EVET diyoruz.

Güncelleme Tarihi: 11 Nisan 2017, 13:13
YORUM EKLE
banner144
SIRADAKİ HABER