Prof. Dr. Aras Emre Canda, cerrahide kapalı yani laparoskobik yöntemlerin özellikle dünyada yüz binlerce can alan Covid-19 salgını sürecinde virüs kapma korkusu yüzünden olmaları gereken ameliyatları yaptırmaktan vaz geçip hastanelerden uzak duran hastalar için “kurtarıcı” olduğunu söyledi. Kolon ve rektumun kanser ya da kanser dışı hastalıklarında da laparoskobik yöntemi uyguladıklarını belirten Prof. Dr. Canda, “Bu yöntemle hastalar daha erken iyileşirken, hastanede kalma süreleri de olabildiğince kısalıyor ve bu bulaş riski açısından hastalara büyük avantaj sağlıyor” dedi.

Tüm dünyayı etkisi altına alan Korona virüs salgını herkesin yaşamını alt üst etti. Eve kapanmak, işe gidememek, eş dost ziyareti yapamamak, çarşı pazarı gidememek gibi normal yaşamı tamamen değiştiren pandemiden en çok etkilenenlerden biri de sağlıklarına kavuşmak için ameliyat kararı verilmiş hastalar oldu. Virüs bulaşacağı korkusuyla pek çok hasta ameliyatlarını ertelemeyi tercih ederken, cerrahinin büyük bölümünde uygulama alanı bulan laparoskopik yöntemler bu süreçte önemli bir alternatif oldu. Laparoskopik yöntemlerin, kalın bağırsak ameliyatlarında da giderek yaygınlaştığını belirten İzmir Kent Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Aras Emre Canda, “Kapalı yöntem, özellikle kalın bağırsağın (kolon) ve kalın bağırsağın son kısmının (rektum) kanser ve kanser dışı (diverkülit, kabızlık, polip gibi) hastalıklarında kapalı ameliyatlar hastaların hızlı iyileşmesinde büyük rol oynuyor. Kolon ve rektum kanseri ameliyatlarında da laparoskopik yöntem uyguluyoruz. Özel eğitim almış deneyimli cerrahlar tarafından yapıldığında laparoskopik kolon ve rektum kanseri cerrahisi en az açık cerrahi kadar güvenli ve etkili” diye konuştu.

Kolon kanseri ameliyatı da kapalı yapılıyor

Kent Hastanesi’nde Prof. Dr. Cem Terzi ve Opr. Dr. Mustafa Gözütok ile birlikte kapalı yöntemle kolon kanseri ameliyatlarını gerçekleştirdiklerini belirten Prof. Dr. Canda, “Kapalı yöntemle yaptığımız ameliyatlar korona virüs salgını sürecinde hastalara büyük avantaj sağladı” diyerek şöyle konuştu: “Laparoskopik ameliyatta hastanın karnı kesilip açılmıyor, karın içine 4-5 küçük delikten yerleştirdiğimiz özel aletlerle girerek operasyonu gerçekleştiriyoruz. Monitörden izleyerek ameliyatı gerçekleştiriyor, vücut dışarısına çıkarılacak bağırsak parçası 4-5 cm’lik küçük bir sezaryen kesisi ile ya da göbek çevresinden bir kesi ile ya da hiç bir kesi yapmadan vücudun doğal açıklıklarını (vajina ve ya anüs) kullanılarak dışarı çıkarılıyor. Bir ameliyat kapalı yöntemle yapıldığında cerrahi prensiplerden ödün vermeden açık ameliyatta hangi tedavi gerekiyor ise aynı şekilde yapılıyor. Kapalı yöntemi Korona virüse karşı özel ekipmanlar kullanarak en son kolon kanseri tanısı koyulan bir kadın hastamıza uyguladık. Ameliyat sabahı hastaneye yatan hastamızı 4. gün taburcu ettik. Bu yöntem açık cerrahiye oranla daha kısa sürede iyileşme sağlıyor. Özellikle pandemi döneminde pek çok hasta virüs kapma korkusuyla ameliyat olmaya çekiniyor, planlanmış ameliyatını erteliyor. Kapalı yöntem hastanede kalış süresini kısalttığı için salgın döneminde sağlığını ertelemek zorunda kalan hastalar için önemli bir seçenek oldu.”