''Koyun Can Derdinde''

Bu başlık altında geçtiğimiz günde bir yazı yazmıştım.

Bu yazımda Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimi telaşını dile getirmiştim. 50 bin canın cesetleri soğumadan girişilen bu icraatın beni rahatsız edişini falan…

Bu telaşın bir de YERELİ var…

Bir ünvan için, bir fors için, bir medyatik olmak için bu ahval durumunda çeşitli yerlerde boy göstermeler… Ne kadar insancıl değil mi?

28 yıl içinde, kaç yerel seçim yaşadık? Bu köşe nelere şahit oldu? Hiç tanımadım bir kişi yanına bir iki muhteremi alarak gazetemize gelmişti “abi ben falan yere belediye başkanlığına adaylığımı koydum, desteğini istemeye geldim” dedi, Destek olduk. Başkan oldu. En büyük borcu o bırakıp gitti. Şimdilerde yine başkan ama yine aynı tas aynı hamam, başında olduğu belediye borç batağı içinde. Ve hala kendini birleşmiş milletler başkanı olarak görmekte… Hiçbir şey olmamış gibi rehavet içinde… İşte bu durumda olan bir belediyeye talip olanlar var. Seçildiğini var sayalım daha masaya oturur oturmaz “ENKAZ ALDIM, Halkımdan İKİ YIL AVANS İSTİYORUM” Bak sen. Bana mı sordun enkazın altına girerken? Avans falan yok daha şimdiden bilesiniz dedim.

Edremit’e başkanlık için adaylığını koyacak olanlar da;

· Ekibin sağlam olacak

· Ekibin işe başladığı gün MAL beyanı verecek

· Ekibinin içinde müteahhit olmayacak

· Ekibindeki her birey, etrafını kollamayacak yüreğe sahip olacak

· Ekibindeki her birey parayı sevmeyecek

· Ekibindeki her birey, yağdanlıktan nefret edecek

· Ekibindeki her birey, çapkın olmayacak

· Ekibindeki her birey sonradan görme olmayacak

· Ekibindeki her birey, halka tepeden bakmayacak

· Ekibindeki her birey, masanın hakkını verecek, gözü yükseklerde olmayacak

· Ekibindeki her birey yukarıdaki hususlara sahipse, Başkan değil onu halk BAŞ TACI yapar.

Başkana gelince:

Koltuğun verdiği rehavete kapılmayacak. Üç beş başkan yardımcısı kullanmayacak o kadronun yerine kariyer sahibi, liyakatli bürokratlar istihdam edecek…

Başkan her şeyi ben bilirim demeyecek. Etrafındakilere değil, şehir dışında konunun uzmanlarına danışabilecek MÜTEVAZİLİK SAHİBİ olacak…

Başkan, lüksten kaçınan yapıda olacak

Başkan, HALKIN PARASININ HESABINI her istendiğinde verebilecek saygı sahibi olacak

Başkan, borç yiğidin kamçısıdır diye borca sarılmayı elinin tersi ile itebilecek yapıda olacak

Başkan, eleştirilere kulak verecek, irdeledikten sonra hemen gereğini yapabilecek olgunlukta olacak.

Başkan, masaya oturur oturmaz ROZETİ çekmeceye kaldırabilecek yüreğe sahip olacak

Başkan, geldiği yeri unutmayacak

Başkan, kendinden bir evvelki yönetimin hatalarını tek tek yazıp, masasının üzerinden eksik etmeyecek.

Başkan, Belediyedeki araç ihtiyacını, ihtiyaca göre kullandıracak ve her aracın görev kontrol mekanizmasını uygulayacak

Başkan, belediye araçlarının akaryakıt harcamalarını devamlı kontrol ettirecek ve rapor isteyecek

Başkan mensubu olduğu partinin üst kademesinin emir kulu olmayacak. İlçede her görüşten insanın başkanı olduğunu unutmayacak.

Başkan, hem icraatçı, hem sosyolog, hem psikolog olacak.

Başkan, koridorda karşılaştığı bir personelin gözünden onun bir sıkıntısı olup olmadığını anlayacak kadar insancıl olacak.

Yani belediye başkanı olmak sadece, lüks masada oturup bir iki sekreter kullanarak, NESCAFE içmeyecek… Öyle kolay bir iş değil yani… Başkan icabında AYAĞINA GİSLAVED lastik giyip çamur deryasına dalacak yapıda olacak…

Bu notu, hem 27 yıllık köşe yazarı olarak, hem 7 yıl AMERİKAN İHTİYAÇ FAZLASI Türkiye masası şefliği yaparken yüzlerce muhatap olduğum Belediye başkanlarının çeşitliliklerini bilen bir kişi olarak yazdım… Kimse darılmasın, bana bu konuda kimse hava basamaz. Bu gözler, bu kulaklar, bu beyin bilgisayarı neleri kaydetti. Kimse bana YERSEN diyemez O KADAR DA NET yazıyorum.

**************

( fotolu) MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Eski Havran Belediye Başkanı. 27 yıl önce tanıştığım, mütevazi, sevecen, dost canlısı Mustafa İrtürk ile karşılaştım. Dostça sarıldık, ayak üstü sohbet ettik. Aynı İRTÜRK. Sevecenliğinden bir şey yitirmemiş… Allah sağlıklı ömür versin.

***************

( fotolu) ÖKÜZ ÖLDÜ ORTAKLIK BİTTİ

Başlıktaki yazı ve fotoğrafı nereye monte ederseniz edin. Patron sizsiniz efeemm !

***************

KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN

Ölümün çalmadığı kapı yoktur. Ne çelik kapı dinler, ne şifreli kilit. Onun açmadığı kapı yoktur.

O.U.T

……………………………………..

DÜŞÜNCENİN BİTTİĞİ YER

“Adıyaman taşınıyor”

By: Hürriyet Gazetesi’nin baş sayfa haberi

Bizden not: Asansörlü nakli şirketi mi taşıyor? Ne demek

taşınıyor?

……………………………………

ÇÜŞ

Akşener’in Aday açıklandığı andaki sıfatını MAGİC FACE cihazı

ile okutulabilseydi diyorum. Neler söylüyordu içinden. Yani

dışı seni yakar, içi beni.

…………………………..

BÜYÜTEÇ

Fen İşleri, acaba İkizçay bölgesine ne zaman teşrif edecekler? Balçık, toz, toprak. Araçlar her gün renk değiştiriyor. Ön takımlar sizlere ömür.

Kot

YORUM EKLE